Bakara 2:50
وَإِذْ فَرَقْنَا بِكُمُ الْبَحْرَ فَأَنْجَيْنَاكُمْ وَأَغْرَقْنَا الَ فِرْعَوْنَ وَأَنْتُمْ تَنْظُرُونَ
hani yarmıştık sizin için denizi sizi kurtarmış ve boğmuştuk ailesini Fir'avn ve siz de görüyordunuz
Ve iz farakna bikumul bahre fe enceynakum ve agrakna ale fir'avne ve entum tenzurun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
2:50 Sizin için denizi yarmış, sizi kurtarmış ve Firavun taraftarlarını boğmuştuk; siz de bunu görüyordunuz.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
2:50 Hani biz sizin için denizi yarmıştık; sizi kurtarmış, Firavun'un ailesini (destekçilerini) de siz bakıyorken (denizde) boğmuştuk.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
2:50 Denizi yararak sizi kurtarmış, Firavunun adamlarını da gözlerinizin önünde boğmuştuk.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
2:50 Hatırlayın! Denizi yararak sizi kurtarmış, gözlerinizin önünde Firavun taraftarlarını denizde boğmuştuk.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
2:50 Bir gün denizi ikiye ayırıp sizi kurtardık, Firavun hanedanını da gözünüzün önünde boğduk.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
2:50 Üstelik sizin için denizi yardığımızda, sizi kurtarmış ve Firavun ailesini gözlerinizin önünde boğmuştuk.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
2:50 Bir zaman da suyu sizin için açmış ve sizi kurtarmış, gözlerinizin önünde Firavun'un kadrosunu boğmuştuk.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
2:50 Hani önünüzde denizi yarmıştık da sizi kurtarmış, Firavun hanedanını boğmuştuk. Siz de bunu bakıp görüyordunuz.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
2:50 Ve sizin için denizi ikiye yarıp sizi kurtardığımızı ve Firavun'un adamlarını -gözlerinizin önünde- boğduğumuzu hatırlayın.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
2:50 Ve bir vakit sizin için denizi yardık, sizi kurtardık da Firavun'un adamlarını boğuverdik, sizler de bakıp duruyordunuz.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
2:50 Ve önünüzdeki denizi yararak sizi kurtarıp, Firavun hanedanını gözlerinizin önünde boğduğumuz (günleri).
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
2:50 Hani, sizin için denizi yarmış, sizi kurtarmış, gözlerinizin önünde Firavun ailesini suda boğmuştuk.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:50 Ve bir vakit sizin sebebinize denizi yardık, sizi necata çıkardık da Ali Fir'avni garkettik sizler bakıp duruyordunuz
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:50 Sizin için denizi yarmıştık, sizi kurtarmış ve Fir'avn ailesini boğmuştuk; siz de bunu görüyordunuz.
Gültekin Onan -
2:50 Denizi yararak (ferakna) sizi kurtarmış (feenceynaküm), Firavun'un adamlarını / taraftarlarını / ordusunu da (ale) gözlerinizin önünde (tenzurun) boğmuştuk (ağrakna).
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
2:50 Hem hatırlayın o demleri ki sizin sebebinize denizi yarıb da hepinizi kurtarmış, Fir'avun haanedanını ise, kendiniz de gözlerinizle bakıb dururken, (suda) boğmuşduk.
İbni Kesir -
2:50 Hani, bir de sizin için denizi yarmış, ve sizi kurtarmıştık. Firavun hanedanını da, siz bakıp dururken suda boğmuştuk.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
2:50 Ve sizin için denizi yardık, sizi kurtarıp; gözünüzün önünde, Firavun Hanedanını suda boğmuştuk.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
2:50 Yine hatırlayın ki, sizin geçmeniz için denizi yarmış, sizi kurtarıp, siz bakıp dururken gözlerinizin önünde Firavun hanedanını boğmuştuk.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
2:50 Varlığınızdaki Allah Esma'sı kuvvesinin açığa çıkartılmasıyla denizi yarıp sizi kurtarmış; Firavun ailesini ise size bakıp dururken boğmuştuk!