وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ رُسُلًا إِلَىٰ قَوْمِهِمْ فَجَاءُوهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَانْتَقَمْنَا مِنَ الَّذِينَ أَجْرَمُوا وَكَانَ حَقًّا عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِنِينَ
andolsun ki biz gönderdik senden önce elçileri kavimlerine onlara geldiler delillerle ve biz öc aldık -den kimseler- suç işleyen(ler) ve idi borç üzerimize yardım etmek mü'minlere
Ve lekad erselna min kablike rusulen ila kavmihim fe cauhum bil beyyinati fentekamna minellezine ecramu, ve kane hakkan aleyna nasrul mu'minin.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
30:47 Senden önce nice peygamberleri kendi toplumlarına göndermiştik. Onlara apaçık deliller getirmişlerdi. Biz, sonunda suçlulardan öç aldık. İnananlara yardım etmeyi üzerimize almışızdır.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
30:47 Yemin olsun ki biz senden önce onların toplumlarına elçiler göndermiştik de onlara apaçık belgeler (deliller) getirmişlerdi. (İnkar edip) günaha dalanlardan intikam almıştık.1 Müminlere yardım etmek de üzerimize haktır2 (borçtur).
Dipnot
1- Yüce Allah'ın intikam almasıyla ilgili bilgi için bkz. A‘râf 7:136, dipnot 1.
2- Bu cümle "Müminlere yardım etmek de bize düşer" şeklinde de tercüme edilebilir. Yüce Allah eski azgın ve sapkın kavimlerin vaktiyle zulmettikleri müminlere yardım etmeyi kendi üzerine aldığını, bunu üstlendiğini bildirmektedir. Burada sözü edilen [hakkan] yani "borç", "yükümlülük" ifadesi, "gereklilik" değil de "kereminin bir gereği" olması manasına alınmalıdır.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
30:47 Senden önce elçileri halklarına apaçık delillerle gönderdik. Suç işleyenleri de cezalandırdık. Gerçeği onaylayanlara yardım etmek görevimizdir.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
30:47 Ant olsun ki, senden önce, birçok resulü halklarına gönderdik. Onlara beyyineler1 getirdiler. Ardından suçlulardan intikam aldık. Mü'min kimselere yardım etmek Bize hak oldu.
Dipnot
1- Kanıt içeren, açıklayıcı, açığa çıkarıcı bilgi.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
30:47 Senden önce elçileri kendi kavimlerine gönderdik; onlara, açık belgelerle geldiler. Sonra suça batanlara hak ettikleri cezayı verdik. İnanıp güvenenlere yardım boynumuza borçtur.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
30:47 Gerçek şu ki, senden önce de elçileri kendi toplumlarına gönderdik. Onlara kesin kanıtlar getirdiler. Sonunda, hak ettikleri cezayı suçlulara verdik. Çünkü inananlara yardım etmek, üzerimizde bir yükümlülüktür.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
30:47 Doğrusu senden önce de kendi kavimlerine elçiler göndermiştik; ve onlara hakikatin apaçık delilleriyle gelmiştiler. En sonunda suç ve günahta direnen kimselere yaptıklarının acısını tattırdık: zaten inananlara yardım etmek üstlendiğimiz bir görevdi.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
30:47 Yemin olsun biz, senden önce de resulleri toplumlarına gönderdik, onlara açık kanıtlar getirdiler. Nihayet, günah işleyenlerden öç aldık. İnananlara yardım etmek bizim üzerimizde bir haktı.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
30:47 Andolsun, biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık. İman edenlere yardım etmek ise, bizim üzerimizde bir haktır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
30:47 Andolsun ki, senden önce birçok peygamberleri kavimlerine gönderdik de onlara apaçık delillerle vardılar. Onun üzerine suç işleyenlerden intikam aldık. Mü'minlere yardım ise üzerimizde bir hak oldu.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
30:47 (Ey Muhammed,) senden önceki toplumlara da kendi içlerinden peygamberler göndermiştik ve onlar hakikatin her türlü kanıtını getirmişlerdi ve sonra (müminleri zafere ulaştırmak suretiyle,) (kasden) kötülük işleyenlerden öcümüzü almıştık, zaten inananlara yardım etmeyi üstümüzde bir sorumluluk olarak görmüştük.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
30:47 Andolsun, senden önce biz nice peygamberleri kendi kavimlerine gönderdik. Peygamberler onlara apaçık mucizeler getirdiler. Biz de suç işleyenlerden intikam aldık. Mü'minlere yardım etmek ise üzerimizde bir haktır.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
30:47 Celalim hakkı için senden evvel bir çok Resulleri kavmlerine gönderdik de onlara beyyinelerle vardılar, onun üzerine cürm işliyenlerden intikam aldık, mü'minlere ise nusrat uhdemizde bir hakk oldu
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
30:47 Andolsun ki, biz senden önce de elçileri kavimlerine gönderdik; onlara deliller getirdiler ve biz, (onları dinlemeyip) suç işleyenlerden öc aldık. (Elbette alırız, çünkü) mü'minlere yardım etmek, üzerimize borç idi.
Gültekin Onan -
30:47 Andolsun, biz senden önce kendi kavimlerine elçiler gönderdik de onlara apaçık belgeler getirdiler; böylece biz de suçlu günahkarlardan intikam aldık. İnançlılara yardım etmek ise bizim üzerimizde bir haktır.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
30:47 Andolsun ki biz senden evvel kendi kavmlerine (nice) peygamberler göndermişizdir de onlara açık açık bürhanlar getirmişlerdir. Fakat (iman etmedikleri için) biz o günah işleyenlerden intikaam almışızdır. Mü'minlere yardım etmek ise üstümüzde bir hakdır.
İbni Kesir -
30:47 Andolsun ki; senden önce Biz, nice peygamberleri kendi kavimlerine göndermişizdir de onlara açık deliller getirmişlerdir. Ama Biz, suç işleyenlerden öç aldık. Çünkü mü'minlere yardım etmek üstümüze bir haktır.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
30:47 Senden önce de nice peygamberleri toplumlarına göndermiştik de onlara apaçık deliller getirmişlerdi. Suç işleyenlerin cezasını vermiştik. Müminlere yardım etmek borcumuzdur.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
30:47 Ey Resulüm! Biz senden önceki ümmetlere de resuller gönderdik. O peygamberler ümmetlerine parlak deliller getirdiler, ama çoğu iman etmedi. Biz de o suçlulardan intikam aldık. Çünkü müminleri desteklemek, Bize düşen bir borç idi.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
30:47 Andolsun ki, senden önce de kendi toplumlarına Rasuller irsal ettik de onlara açık deliller olarak geldiler... Biz de suç işleyenlerden intikam aldık... İman edenlere yardım etmek hakkımızdır.