Maide 5:103
مَا جَعَلَ اللَّهُ مِنْ بَحِيرَةٍ وَلَا سَائِبَةٍ وَلَا وَصِيلَةٍ وَلَا حَامٍ وَلَٰكِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا يَفْتَرُونَ عَلَى اللَّهِ الْكَذِبَ وَأَكْثَرُهُمْ لَا يَعْقِلُونَ
yapmamıştır Allah ne "bahîre" ve ne "sâibe" ve ne "vasîle" ve ne "ham" fakat kimseler inkar eden(ler) uyduruyorlar karşı Allah'a yalan ve çokları da akıl erdiremiyorlar
Ma cealallahu min bahiretin ve la saibetin ve la vasiletin ve la hamin ve lakinnellezine keferu yefterune alallahi kezib ve ekseruhum la ya'kılun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
5:103 Allah bahire, saibe, vasile ve ham diye bir şey yapmamıştır. Fakat inkarcılar, kendi uydurdukları yalanları Allah'a yakıştırırlar ve onların birçoğu akıllarını asla kullanmazlar.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
5:103 Allah bahîrah, sâibeh, vasîleh ve hâm1 diye bir şey (haram) kılmamıştır. Fakat kâfir olanlar, Allah'a yalan uydurur. Onların çoğu akıl etmez.
Dipnot
1- Arap geleneğinde [bahîrah], "Deve beş kez yavrulayıp, en sonuncu yavrusu erkek olunca, o devenin kulağını dilip delerler, ona binmeyi ve onu kesmeyi kendilerine yasaklarlardı. Onu putları için azat ederlerdi." [Sâibeh], "putlar adına azat edilip salıverilen hayvan demektir. Arap geleneğinde, kişi malından istediği kadar hayvanı azat eder ve onları putların hizmetçilerine verirdi. O hizmetçiler de bu hayvanların sütünü yolculara verirdi." [Vasîleh], Arap geleneğinde "koyun, dişi doğurursa sahibinin, erkek doğurursa putların olurdu. Erkek ve dişi iki tane doğurursa onlar, "Bu kardeşine ulaştı, der ve erkek yavruyu putlarına kurban etmezlerdi. Buna göre [vasîleh], başkasına ulaştırılmış ve bitiştirilmiş anlamında [mevsûleh] kelimesinin karşılığıdır." [Hâm], Arap geleneğinde "on sene tohumluk için kullanılan ve on seneden sonra salıverilen deve" demektir. Bu da sırtına binilmesi haram olan develerdendir.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
5:103 Belli bir erkek ve dişi kombinasyonuyla yavrulayanların, yemin sonucu salıverilenlerin, arka arkaya iki erkek doğuranların ve on kez döl veren erkek develerin haram edilişini ALLAH onaylamıyor; inkarcılar ALLAH'a iftira ediyor. Çoğu akletmez onların.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
5:103 Allah, ne "Bahire" ne "Saibe" ne "Vasile" ne de "Ham"1 diye bir şeyi meşru kıldı. Fakat Kafirler yalan söyleyerek Allah'a iftira ediyorlar. Ve onların çoğu akıllarını kullanmıyorlar.2
Dipnot
1- Bu isimler; Arapların, putlara kurban ettikleri ya da onlar adına değerlendirdikleri hayvanlara verdikleri isimlerdir.
2- Körü körüne tabi oluyorlar.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
5:103 Allah ne Bahire'yi ne Saibe'yi ne Vasile'yi ve ne de Hami'yi meşru kılmıştır. Fakat kafirlik edenler yalanlarını Allah'a mal ediyorlar. Onların çoğu aklını kullanmaz1.
Dipnot
1-  Bahire; Cahiliye Arapları tarafından sütünün içilmesinin, sırtına binilmesinin ve yük yüklenmesinin haram olduğunu göstermek için kulakları yarılan dişi develer anlamına gelmektedir. Saibe; on batın yavrulayan ve yavrularının hepsi dişi olan ve bu yüzden sahipleri tarafından ölünceye kadar etinden, sütünden ve yününden yararlanılmayan deveye denildiği gibi, bir nimete şükür olarak adanan veya bir hastalıktan kurtulan birinin adak olarak serbest bıraktığı hayvana da aynı isim verilmiştir. Cahiliye Arapları beş batında ikiz olarak toplam on dişi doğuran koyunu Vasile olarak adlandırırlardı. Eğer hayvan bundan sonra tekrar doğurursa doğan yavrular erkeklerin olur, kadınlar ondan yiyemezlerdi. Ancak bu yavru ölürse o zaman kadın erkek herkes bunun etini yiyebilirdi. Hami ise Cahiliye Araplarının, sulbünden fazlaca döl alınan ve yaşlanmış olan erkek deveye verdikleri isimdir. Bu deveyi putlarına adayarak serbest bırakırlar ve ölünceye kadar hiçbir şekilde ondan yararlanmazlardı. Buraya kadar özellikleri anlatılan hayvanların tariflerinde karışıklıklar ve hatta çelişkiler görülmektedir. Mesela bir görüşe göre bahire için verilen tanım, başka bir görüşe göre saibe veya vasile için verilebilmektedir. Tanımlardaki bu ihtilaflara tefsirinde yer veren Taberi şu açıklamayı yapmaktadır: "Cahiliye Araplarının yaptıkları bu işlerle ilgili olarak varit olan haberler ihtilaflıdır. Karışıklıktan dolayı (hangi ismin hangi hayvana tekabül ettiğini) işin iç yüzünü/keyfiyetini bilemeyebiliriz Bunun bir zararı da olmaz. Burada önemli olan, o dönemde bazı insanların şeytana uyarak Allah'ın haram kılmadığı bir takım hayvanları kendi başlarına haram kılmış olmalarıdır. Bu yüzden Allah onları kınamış / azarlamış ve bu şeylerin hepsinin helal olduğunu bildirmiştir." (Taberi, Tefsir, c: 5, s. 93) Tanımlardaki bu karışıklık, muhtemelen söz konusu hayvanlarda ortak özelliklerin çok olmasından kaynaklanmaktadır. Zira yukarıda sayılan dört tür hayvanla ilgili olarak zikredilen rivayetlerde en çok tekrarlanan hususlar; bunların bir sebepten dolayı serbest bırakılmaları, etlerinden, sütlerinden ve yünlerinden ölünceye kadar yararlanılmamaları ve bazılarının sadece erkeklere helal, kadınlara haram sayılmasıdır. Bu dört tür hayvanın özelliklerinden yola çıkarak -Muhammed Esed'in yaptığı gibi- dördüne birden "müşrik Araplar tarafından kutsanmış hayvanlar" tanımı yapılabilir. Zira dördünün de ortak özelliği kutsanmış olmalarıdır.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
5:103 Uydurma inanışlar yüzünden, kimi hayvanlardan yararlanılmasının yasaklanması; doğurduklarının eşeylerine, sırasına ve sayısına göre bırakılması veya kurban edilmesi, Allah'ın belirlediği bir şey değildir. Fakat nankörlük edenler, Allah hakkında yalanlar söyleyerek iftira ediyorlar. Çünkü onların çoğu aklını kullanmaz.109
Dipnot
109- Bu ayet, Kur'an çevirilerinin çoğunluğunda, "Bahire, Saibe, Vasile ve Ham diye bir şeyi, Allah bildirmemiştir." olarak, Arapça biçimiyle yazılmıştır. Bunlar, Kur'an'dan önceki Arap toplumunda, kutsallaştırılmış kişilere-simgelere adak olarak sunulduğu için kullanımı ve kesimi yasaklanan hayvanlara verilmiş isimlerdir.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
5:103 Ne bahira ve saibe, ne de vasile ve ham (adı altında, hayvanların batıl inançlarlar yaratılış amacı dışına çıkarılmaları) Allah'ın emri değildir. Fakat hakikati inkarda ısrar edenler, kendi uydurdukları yalanları Allah'a yakıştırıyorlar. Zira onların çoğu kafalarını kullanmıyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
5:103 Allah ne bahire yapmıştır ne saibe ne vasile ne de ham. Ne var ki küfre sapanlar yalan uydurarak Allah'a iftira ediyorlar ve çokları da akıl erdiremiyorlar.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
5:103 Allah Bahiyre'den Saibe'den Vasiyle'den ve Ham'dan hiç birini (meşru) kılmamıştır. Ancak inkar edenler, Allah'a karşı yalan düzüp uyduruyorlar. Onların çoğu akıl erdirmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
5:103 Allah, ne kulağı yarılan, ne salma bırakılan, ne erkek-dişi ikizler doğuran, ne de on defa doğurması yüzünden yük vurulamayan hayvanların (adanmasını) meşru kılmadı. Fakat küfreden kimseler, Allah adına yalan söyleyerek O'na iftira ediyorlar. Çoklarının da aklı ermez.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
5:103 Bazı hayvan cinslerinin batıl inançlarla işaretlenmesi ve insanların kullanımından alıkonulması, Allahın emri değildir: Ama hakikati inkara şartlanmış olanlar, kendi uydurdukları yalanları Allaha yakıştırırlar. Ve onların bir çoğu akıllarını asla kullanmaz:
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
5:103 Allah, ne "Bahire", ne "Saibe", ne "Vasile", ne de "Ham" diye bir şey meşru kılmamıştır. Fakat, inkar edenler Allah'a karşı yalan uyduruyorlar. Zaten çoklarının aklı da ermez.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
5:103 ne bahıyre, ne saibe, ne vasıyle, ne ham'dan hiç birini Allah meşru' kılmadı, lakin küfretmekte olan kimseler, Allah namına yalan söyliyerek ona iftira ediyorlar, çoklarının da aklı irmez
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
5:103 Allah, bahire, saibe, vasile ve ham diye bir şey yapmamıştır. Fakat inkar edenler, Allah'a yalan uyduruyorlar ve çokları da akıl erdiremiyorlar.
Gültekin Onan -
5:103 Tanrı Bahriye'den Saibe'den, Vasiyle'den ve Ham'dan hiç birini (meşru) kılmamıştır. Ancak küfredenler, Tanrı'ya karşı yalan düzüp uyduruyorlar. Onların çoğu akletmez.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
5:103 Allah ne "Bahıyre den, ne "Sabibe" den, ne "Vasiyle den, ne de "Ham" dan hiç birini (meşru) kılmamışdır. Fakat o küfredenler Allaha karşı ("Bize bunları o emretmişdir" diye) yalan düzerler. Onların çoğunun (avamının) ise akılları ermez.
İbni Kesir -
5:103 Allah; ne Bahire'den, ne Saibe'den, ne Vasile'den, ne de Ham'dan hiç birini meşru kılmamıştır. Fakat küfredenler; Allah'a karşı yalan uydurdular. Onların çoğunun ise akılları ermez.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
5:103 Allah, bahire, saibe, vesile ve ham (diye bir şeyler) belirlemedi. Fakat küfredenler Allah'a yalan yere iftira ediyorlar. Onların çoğu akletmezler.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
5:103 Allah ne bahire, ne saibe, ne vasile, ne de ham diye bir şey bildirmemiştir. Fakat, o kafirler bu inançlarını Allah'a mal ederek O'na iftira etmişlerdir. Onların ekserisinin akılları ermez.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
5:103 Allah Bahire, Saibe, Vasıyle ve Ham (isimleriyle tanımlanan bir kısım kurbanlıklar) diye bir şey hükmetmemiştir (bu bir kısım insanların uydurmacılık geleneğidir). Ne var ki, hakikat bilgisini inkar edenler, Allah üzerine yalan uyduruyorlar! Onların çoğunluğu aklını kullanmaz!