Enbiya 21:65
ثُمَّ نُكِسُوا عَلَىٰ رُءُوسِهِمْ لَقَدْ عَلِمْتَ مَا هَٰؤُلَاءِ يَنْطِقُونَ
sonra yine döndürüldüler üzerine eski kafaları muhakkak bilirsin ki bunlar konuşmazlar
Summe nukisu ala ruusihim, lekad alimte ma haulai yentıkun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
21:65 - Kendi kendilerine dönüp birbirlerine, "Doğrusu siz zalimlerdensiniz" dedikten sonra, gönüllerindeki eski inançları depreşerek, "Ey İbrahim! Sen bunların konuşmayacağını bilirsin" dediler.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
21:65 Sonra (eski) kafalarına dönmüşler1 de "Sen bunların konuşamadığını pekâlâ biliyorsun!" (demişlerdi).
Dipnot
1- Ayette geçen "Sonra tekrar eski inanç ve tartışmalarına dönmüşlerdi" cümlesi "başları üzerine geri döndürülmüşlerdi" anlamında "zihnen tepetaklak olmayı", "fikrinden aniden caymayı", "eski kafalarına dönmeyi" içeren deyimsel bir ifadedir. Burada söz konusu halkın Hz. İbrahim'i temize çıkarma temayülünden vazgeçip eski suçlayıcı tavırlarına geri dönmeleri ifade edilmektedir.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
21:65 Sonra tekrar eski kafalarına döndüler: "Bunların konuşamadığını sen gayet iyi bilirsin!"
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
21:65 Sonra çok geçmeden yine eski kafalarına döndürüldüler: "Gerçek şu ki sen bunların konuşmadıklarını biliyorsun!" dediler.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
21:65 Sonra başları önlerine eğildi de dediler ki "Sen de biliyorsun ki bunlar konuşmazlar."
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
21:65 Yine de eski kafalarına döndüler: "Gerçek şu ki, bunların konuşamadıklarını sen de biliyorsun!"
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
21:65 Fakat daha sonra, baş aşağı çevrilmiş bilinç haline (geri dönerek); "Doğrusu, onların konuşamayacağını kendin de çok iyi biliyorsun!" (dediler).
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
21:65 Sonra, yine kendi kafalarına döndürüldüler: "Vallahi, sen de bilirsin ki, bunlar konuşamazlar."
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
21:65 Sonra, yine tepeleri üstüne ters döndüler: "Andolsun, bunların konuşamayacaklarını sen de bilmektesin."
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
21:65 Sonra tepeleri üstü ters döndüler: "Sen gerçekten bunların konuşmadığını bilirsin." dediler.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
21:65 Ama çok geçmeden yine eski düşünce tarzlarına döndüler ve (İbrahim'e:) "Bu (put)ların konuşamadıklarını kendin de pekala biliyorsun!" dediler.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
21:65 Sonra eski inanç ve inatlarına döndüler ve, "Andolsun, bunların konuşmayacağını sen de bilirsin" dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
21:65 Sonra yine tepeleri üstü ters döndüler, sen cidden bilirsin ki bunlar söylemez dediler
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
21:65 Sonra yine eski kafalarına döndürüldüler: "Sen de bilirsin ki bunlar konuşmazlar," dediler.
Gültekin Onan -
21:65 Sonra yine tepeleri üstüne ters döndüler: "Andolsun, bunların konuşamayacaklarını sen de bilmektesin."
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
21:65 Sonra yine (eski) kafalarına döndürüldüler; "Andolsun ki bunların söz söylemeyeceğini sen de bilirsin" dediler.
İbni Kesir -
21:65 Sonra eski kafalarına döndürüldüler: Bunların konuşamayacağını, andolsun ki; sen de bilirsin, dediler.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
21:65 Sonra yine eski kafalarına döndüler ve: -Onların konuşamayacağını sen çok iyi bilirsin, dediler.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
21:65 Fakat bunu dışa vurmayıp sonra yine önceki görüşlerine dönüp İbrahim'e: "Bunların konuşmadıklarını sen de pek iyi bilirsin!" dediler.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
21:65 Sonra gene kafaları alt üst olup eski fikirlerinde ısrarla: "Sen gerçekten bilirsin ki, bunlar konuşmazlar!" (dediler).