Enfal - 8:11
Kendisinden bir güvenlik olarak sizi bir uyuklama bürüyüp yatıştırıyordu. (Susuzluğun oluşturduğu bunalımdan) sizi temizlemek, şeytanın pisliğini (umutsuzluğu) sizden savmak, kalbinizi ikna etmek ve ayaklarınızı pekiştirmek için üzerinize gökten su indiriyordu.
İlişkili:
Enfal/8:9
Sizi kurtarması için Rabbinize yalvarıyordunuz, ve O da, "Ben sizi birbiri ardınca bin melekle destekleyeceğim," diye size karşılık vermişti.
Enfal/8:10
Allah bunu, ancak bir müjde olsun ve kalplerinizi yatıştırsın diye yaptı. Zafer yalnız Allah'tandır. Allah Üstündür, Bilgedir.
Tevbe/9:117
Allah, peygamberin, göç edenlerin ve yardım edenlerin tevbesini kabul etmiştir. Onlar, içlerinden bir bölümünün neredeyse kalplerinin kaydığı güç anda onu izlemişlerdi. Sonra onların yönelişini (tevbesini) kabul etti. O, onlara karşı çok şefkatlidir, Rahimdir.
Ahzab/33:9
Ey inananlar, size ordular saldırdığı zaman, üzerlerine bir rüzgar ve görmediğiniz orduları gönderen Allah'ın size yaptığı iyiliği hatırlayın. Allah yaptığınız her şeyi Görendir.
Ahzab/33:10
Üstünüzden ve altınızdan size saldırmışlardı. Gözler dönmüştü, kalpler ağızlara gelmişti ve siz Allah hakkında çeşitli kuşkular besliyordunuz.
Ahzab/33:11
İnananlar orada denenmiş ve şiddetle sarsılmışlardı.
Ahzab/33:21
Allah'ı ve ahiret gününü arzulayan ve Allah'ı sıkça ananlarınız için Allah'ın elçisinde güzel bir örnek vardır.
Ahzab/33:22
İnananlar, partileri (saldırıya hazır) görünce, "İşte bu, Allah'ın ve elçisinin bize söz verdiğidir. Allah ve elçisi doğru söylemiştir," dediler. Bu (tehlikeli durum), onların ancak inançlarını ve teslimiyetlerini güçlendirdi.
Ahzab/33:23
İnananlardan öyle kimseler var ki Allah'a vermiş oldukları sözü gerçekleştirmişlerdir. Onlardan kimi adağını yerine getirdi (şehid oldu), kimi de hazır bekliyor. Hiç bir vakit kararsızlığa düşmediler.
Tevbe/9:25
Allah birçok durumda size yardım etti. Huneyn günü sayısal çokluğunuz sizi böbürlendirmişti. Fakat sayınızın size hiçbir yararı da olmamıştı. Nitekim, tüm genişliğine rağmen yeryüzü size dar gelmiş ve sonunda dönüp kaçmıştınız.
Tevbe/9:26
Sonra Allah, elçisi ve inananların üzerine tarafından güven ve rahatlık indirdi, ek olarak, görmediğiniz ordular indirdi ve böylece kafirleri cezalandırdı. Kafirlerin cezası işte budur.
Ali İmran/3:153
Elçi arkanızdan çağırmasına rağmen siz hiç kimseye dönüp bakmaksızın tepeyi tırmanıyordunuz. Yitirdiklerinize ve başınıza gelenlere üzülmeyesiniz diye size keder üstüne keder verdi. Allah yaptıklarınızdan Haberdardır.
Ali İmran/3:154
Sonra o üzüntünün ardından, içinizden bir grubu sakinleştiren güven dolu bir uykuyu üzerinize indirdi. Bir kısmınız bencilce kendi derdine düşmüş, cahiliye döneminde olduğu gibi Allah hakkında yanlış düşünceler üretiyor ve, "Bu işte bir yetkimiz var mı," diyordu. "Tüm yetki Allah'ındır," de. Sana açmadıklarını içlerinde gizliyorlardı. "Bizim bir yetkimiz olsaydı burada öldürülmezdik," diyorlar. De ki, "Evlerinizde dahi olsaydınız, aranızda ölmesi kararlaştırılanlar devrilecekleri yere doğru sürüneceklerdi." Allah böylece göğüslerinizdekini dener ve kalplerinizdekini arıtır. Allah en gizli düşünceleri bilir.