Yunus 10:19
وَمَا كَانَ النَّاسُ إِلَّا أُمَّةً وَاحِدَةً فَاخْتَلَفُوا وَلَوْلَا كَلِمَةٌ سَبَقَتْ مِنْ رَبِّكَ لَقُضِيَ بَيْنَهُمْ فِيمَا فِيهِ يَخْتَلِفُونَ
ve değildir insanlar ancak bir ümmettir tek sonradan ayrılığa düştüler eğer olmasaydı bir takdir önceden belirlenmiş Rabbin tarafından kesin hüküm verilirdi aralarında şeylerde onda ayrılığa düştükleri
Ve ma kanen nasu illa ummeten vahideten fahtelefu, ve lev la kelimetun sebekat min rabbike le kudiye beynehum fima fihi yahtelifun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
10:19 İnsanlar bir topluluk halindeydi, sonradan ayrılığa düştüler. Eğer daha önce Rabbinden verilmiş bir söz olmasaydı, ayrılığa düştükleri şeyler hakkında aralarında hüküm hemen verilirdi.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
10:19 İnsanlar sadece tek bir ümmetti;1 sonradan ayrılığa düştüler. Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, ayrılığa düştükleri konuda aralarında elbette (hemen) hüküm verilirdi.2
Dipnot
1- Benzer mesajlar: Bakara 2:213; Enbiyâ 21:92; Mü'minûn 23:52.
2- Benzeri Hûd 11:110, Tâhâ 20:129, Fussilet 41:45 ve Şûrâ 42:21'de de geçen bu ifade gereği, "Yüce Allah'tan bir kelimenin geçmiş olması" azabın mahşere ertelenmesi ve inkârcılara zaman tanınmasıyla ilgili ezeli hüküm vermesi anlamına gelmektedir.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
10:19 İnsanlar bir tek toplumdu; sonra anlaşmazlığa düştüler. Efendinin vermiş olduğu bir sözü olmasaydı, anlaşmazlığa düştükleri konuda hemen aralarında hüküm verilecekti.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
10:19 İnsanlar, sadece tek bir ümmetti. Sonra anlaşmazlığa düştüler. Şayet Rabb'inin katında önceden verilmiş bir hüküm olmasaydı, anlaşmazlığa düştükleri konularda hemen karar verilirdi.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
10:19 İnsanlar bir tek toplumdu (ümmetti), daha sonra ayrılığa düştüler. Eğer Rabbinin daha önce verdiği karar1 olmasaydı, onların ayrılığa düştükleri konuda aralarından hüküm verilirdi.
Dipnot
1- İmtihandan geçirme kararı.    
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
10:19 Zaten insanlar, bir tek topluluktan başka değildi. Sonra, uyuşmazlığa düştüler. Efendinden verilmiş bir söz olmasaydı, uyuşmazlığa düştükleri konularda, aralarında kesin yargı verilirdi.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
10:19 İnsanlık başlangıçta aynı duygu, düşünce ve ideal etrafında toplanmış bir topluluktan oluşuyordu; fakat sonradan ayrı görüşlere saptılar. Ve eğer Rabbin tarafından daha önceden bir yasaya bağlanmamış olsaydı, onların kendi aralarında tartıştıkları konularda (daha başından) hüküm verilip iş bitirilirdi.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
10:19 İnsanlar bir tek ümmetten başka değilken ihtilafa düştüler. Eğer Rabbinden bir söz öne geçmemiş olsaydı, tartışıp durdukları konuda aralarında hüküm verilir/iş mutlaka bitirilirdi.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
10:19 İnsanlar, tek bir ümmetten başka değildi; sonra anlaşmazlığa düştüler. Eğer Rabbinden geçmiş (verilmiş) bir söz olmasaydı, anlaşmazlığa düştükleri şey konusunda mutlaka aralarında hüküm verilmiş olurdu.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
10:19 İnsanlar birtek ümmet idi, sonra ayrılığa düştüler, eğer Rabbinden daha önce geçmiş bir hüküm olmasaydı, ihtilaf edip durdukları şeyler hakkında şimdiye kadar aralarında hüküm verilmiş, bitmiş olurdu.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
10:19 Ve (bil ki,) bütün insanlık sadece bir tek topluluk halindeydi, ama sonradan ayrı görüşleri benimsemeye başladılar. Şayet (bu konuda) Rabbinin katında önceden belirlenmiş bir karar olmasaydı düştükleri bütün bu ayrılıklar (daha başlangıçta) çözümlenmiş olurdu.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
10:19 İnsanlar (başlangıçta tevhit inancına bağlı) tek bir ümmet idiler; sonra ayrılığa düştüler. Eğer (azabın ertelenmesiyle ilgili olarak ezelde) Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, ayrılığa düştükleri hususlarda aralarında derhal hüküm verilir (işleri bitirilir)di.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
10:19 İnsanlar bir tek ümmetti, sonra ıhtilaf ettiler, eğer rabbından ezelde bir kelime sebketmiş olmasa idi o ıhtilaf edib durdukları şeylerde şimdiye kadar beynlerinde huküm verilmiş bitmişti.
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
10:19 İnsanlar bir tek milletten başka bir şey değildi, ama ayrılığa düştüler. Eğer Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, ayrılığa düştükleri konuda hemen aralarında hüküm verilir(işleri bitirilir)di.
Gültekin Onan -
10:19 İnsanlar tek bir ümmetten başka değildi; sonra anlaşmazlığa düştüler. Eğer rabbinden geçmiş (verilmiş) bir söz olmasaydı, anlaşmazlığa düştükleri şey konusunda mutlaka aralarında hüküm verilmiş olurdu.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
10:19 İnsanlar bir tek ümmetden başka (bir şey) değildi. Sonra ihtilafa düşdüler. Eğer Rabbinden bir söz (ezeli bir takdir) geçmiş olmasaydı hakkında ihtilaf edegeldikleri şeylere dair aralarında (şimdiye kadar) muhakkak hüküm verilmiş, bitmişdi bile..
İbni Kesir -
10:19 İnsanlar tek bir ümmetten başka bir şey değildir. Sonradan ayrılığa düştüler. Eğer Rabbından daha önce bir söz geçmemiş olsaydı; ayrılığa düştükleri şeyler hakkında hüküm çoktan verilmiş olurdu.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
10:19 İnsanlar tek ümmetti, sonra ayrıldılar. Rabbinden daha önce bir söz verilmemiş olmasaydı; ayrılığa düştükleri konuda aralarında hüküm verilirdi.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
10:19 İnsanlar aslında tek ümmet idi. Başlangıçta hepsi tevhid inancına sahip iken sonra aralarında ihtilaf çıktı.Şayet Allah'tan nihai hükmü kıyamete bırakma şeklinde önceden yapılmış bir vaad olmasaydı, ihtilaf ettikleri konudaki hüküm çoktan verilmiş, azap tepelerine inmiş olurdu.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
10:19 İnsanlar tek bir ümmetten (İslam fıtratı üzere yaratılma gerçeği) başka bir şey değildi, ayrılığa düştüler! (Anlatılmak istenen; varoluşun, zamansallıkla anlaşılan değil, her an geçerliliği olan olduğu. Şöyle ki: Her insanın, yaratılış olarak İslam fıtratı üzere tek bir esasa göre meydana geldiği, anne-babasının dinini benlenince ayrılığın oluştuğuna işaret ediliyor. A. H. ) Eğer Rabbinden öne geçmiş bir söz (kullukların gereğinin yaşanması hükmü) olmasaydı, hakkında ayrılığa düştükleri konuda aralarında hüküm verilirdi.