وَلَمَّا جَاءَ أَمْرُنَا نَجَّيْنَا شُعَيْبًا وَالَّذِينَ امَنُوا مَعَهُ بِرَحْمَةٍ مِنَّا وَأَخَذَتِ الَّذِينَ ظَلَمُوا الصَّيْحَةُ فَأَصْبَحُوا فِي دِيَارِهِمْ جَاثِمِينَ
ne zaman ki gelince emrimiz kurtardık Şuayb'ı ve kimseleri iman eden(leri) onunla birlikte bir rahmetle tarafımızdan ve aldı kimseleri zulmeden(leri) bir çığlık ve kaldılar yurtlarında diz çökmüç olarak
Ve lemma cae emruna necceyna ?uayben vellezine amenu meahu bi rahmetin minna ve ehazetillezine zalemussayhatu fe asbahu fi diyarihim casimin.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
11:94 Emrimiz gelince, Şu'ayb'ı ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık; zulmedenleri ise korkunç bir gürültü yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
11:94 (94, 95) (Azap) emrimiz gelince, Şuayb'ı ve onunla birlikte iman edenleri tarafımızdan bir merhametle (azaptan) kurtarmıştık. Haksızlık edenleri de o korkunç ses yakalamış ve sanki orada hiç oturmamışlar gibi yurtlarında diz üstü (hareketsiz) kalmışlardı.1 Dikkat edin! Semûd (kavmi Allah'ın merhametinden) uzak olduğu gibi Medyen (kavmi) de uzak kılınmıştı.
Dipnot
1- Benzer mesajlar: A‘râf 7:92; Hûd 11:67; ‘Ankebût 29:37.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
11:94 Emrimiz gelince Şuayb'ı ve kendisiyle beraber gerçeği onaylamış olanları bizden bir rahmetle kurtardık. Zulmedenleri korkunç gürültü yakaladı; yurtlarında çöküp kaldılar.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
11:94 Hükmümüz gerçekleşince Şu'ayb'ı ve onunla birlikte iman etmiş olanları, Tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Zulmedenleri de dehşete düşürücü bir ses yakaladı. Yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
11:94 Emrimiz gelince Şuayb'ı ve onunla beraber inanmış olanları ikramımızla kurtardık. Yanlış yapanları ise dehşet bir ses yakaladı da yurtlarında diz çöküp kaldılar.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
11:94 Buyruğumuz geldiği zaman, Şuayb'ı ve Onunla birlikte inananları, Kendi katımızdan bir rahmetle kurtardık. Haksızlık yapanları ise bir gürleme yakaladı. Sonunda, kendi ülkelerinde diz üstü çöküp kaldılar.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
11:94 Derken emrimizin (infaz) vakti geldi: Şuayb'ı ve onunla aynı inancı paylaşan kimseleri katımızdan bir rahmet sayesinde kurtardık, zulme gömülüp gidenleri malum sayha ansızın yakalayıverdi; öz yurtlarında cansız donakaldılar:
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
11:94 Emrimiz gelince Şuayb'ı ve onunla birlikte iman edenleri bizden bir rahmetle kurtardık. Zulmedenleri o yüksek titreşimli sayha yakaladı da öz yurtlarında yere çömelmiş hale geldiler.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
11:94 Emrimiz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmetle Şuayb'ı ve O'nunla birlikte iman edenleri kurtardık; o zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
11:94 Emrimiz geldjğinde Şu'ayb'ı ve beraberinde iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. O zulmedenleri ise dehşet verici bir ses yakaladı ve yurtlarında çöküp kaldılar.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
11:94 Ve derken, hükmümüz vaki olunca, katımızdan bir rahmetle Şuayb'ı ve o'nunla aynı inancı paylaşanları kurtardık; zulüm ve haksızlık içinde olanları ise bir sayha, bir gürlemeyle tepeledik; öyle ki, kendi evlerinde cansız yere yığılıp kaldılar,
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
11:94 (Azap) emrimiz gelince, Şu'ayb'ı ve onunla birlikte iman edenleri, katımızdan bir rahmetle kurtardık. Zulmedenleri ise o korkunç (uğultulu) ses yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
11:94 Vakta ki emrimiz geldi Şuaybı ve ma'ıyyetinde iyman edenleri tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık, o zulmedenleri ise, sayha yakaladı da diyarlarında çöke kaldılar
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
11:94 Emrimiz gelince, Şu'ayb'i ve onunla beraber inanmış olanları bizden bir acıma ile kurtardık; zulmedenleri de o korkunç ses yakaladı, yurtlarında çöküp kaldılar.
Gültekin Onan -
11:94 Buyruğumuz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmetle Şuayb'ı ve onunla birlikte inananları kurtardık; o zulmedenleri dayanılmaz bir ses sarıverdi de kendi yurtlarında dizüstü çökmüş olarak sabahladılar.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
11:94 Vaktaki (azab) emrimiz geldi. Hem Şuaybı, hem onun maiyyetinde iman etmiş olanları, bizden bir esirgeme olarak, kurtardık. Zulmedenleri ise korkunç bir ses yakaladı da yurdlarında diz üstü çöke kaldılar (helak oldular).
İbni Kesir -
11:94 Emrimiz gelince; Şuayb'ı ve beraberindeki inananları, katımızdan bir rahmet ile kurtardık. Zulmedenleri de korkunç bir ses yakaladı ve oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
11:94 Emrimiz gelince, Şuayb'i ve beraberindeki mü'minleri katımızdan bir rahmetle kurtardık. Zalimleri bir çığlık yakaladı. Oldukları yerde yapışıp kaldılar.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
11:94 (94-95) Azap emrimiz gelince, tarafımızdan bir lütuf olarak Şuayb ve beraberindeki müminleri o azaptan kurtardık. Zulmedenleri ise o korkunç ses bastırıverdi de diyarlarında çökekaldılar. Sanki hiç orada yaşamamış gibi oldular... Evet, Semud halkı defolup gittiği gibi Medyen halkı da defoldu gitti!
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
11:94 Hükmümüz açığa çıktığında, Şuayb'ı ve beraberindeki iman etmişleri rahmetimizle kurtardık... Zulmedenleri ise şiddetli titreşimli, korkunç ses yakaladı da evlerinde göçüp gittiler.