Bakara 2:219
يَسْأَلُونَكَ عَنِ الْخَمْرِ وَالْمَيْسِرِ قُلْ فِيهِمَا إِثْمٌ كَبِيرٌ وَمَنَافِعُ لِلنَّاسِ وَإِثْمُهُمَا أَكْبَرُ مِنْ نَفْعِهِمَا وَيَسْأَلُونَكَ مَاذَا يُنْفِقُونَ قُلِ الْعَفْوَ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ اللَّهُ لَكُمُ الْايَاتِ لَعَلَّكُمْ تَتَفَكَّرُونَ
sana soruyorlar -tan şarap- ve kumardan de ki o ikisinde vardır günah büyük ve bazı yararlar insanlar için fakat onların günahı daha büyüktür -ndan yararı- ve sana soruyorlar ne infak edeceklerini de ki Af (ihtiyaçlarınızdan fazlasını) böyle açıklıyor Allah size ayetleri umulur ki düşünürsünüz
Yes'eluneke anil hamri vel meysir, kul fihima ismun kebirun ve menafiu lin nasi, ve ismuhuma ekberu min nef'ihima ve yes'eluneke maza yunfikun kulil afve, kezalike yubeyyinullahu lekumul ayati leallekum tetefekkerun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
2:219 Sana alkol ve kumar hakkında soruyorlar. De ki: "Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için birtakım faydalar vardır. Ancak her ikisinin de günahı faydasından büyüktür." Yine sana iyilik yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. "İhtiyaç fazlasını" de. Allah, düşünesiniz diye size ayetlerini böyle açıklıyor.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
2:219 Sana içki ve kumardan soruyorlar. De ki: "Her ikisinde de büyük bir günah (haram)1 ve insanlar için birtakım çıkarlar vardır. Her ikisinin (de) günahı çıkarından daha büyüktür." Sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: "Vazgeçilebileni."2 Allah düşünesiniz diye ayetleri size işte böyle açıklıyor.
Dipnot
1- Buradaki [ism] kelimesi A‘râf 7:33 gereği "haram" demektir. İçkinin de kumarın da haram olduğunu bildiren ilk hüküm ayeti budur.
2- Ayette infaka konu olan [el-‘afv] kelimesi sahibinin affedilmesine vesile olacak, uğruna vazgeçebileceği değerdeki şeylerdir. "Affetmek" kelimesi alacaklı olduğu herhangi bir konuda hakkından feragat etmek anlamına geldiği için buradaki amaç, insanın infak edeceği şeylerin aslında en zor zamanda vazgeçebileceği nitelikte olduğunu göstermektir. Bu kelime rahat zamanda vazgeçilebilecek şeyden ziyade en sıkıntılı zamanda vazgeçilebilecek miktardır. Bu kelimeyi "ihtiyaç fazlası" şeklinde yorumlamak asıl amacı ortaya koymamaktadır. Bu konuda Bakara 2:177, 275, Âl-i İmrân 3:92 ve İnsan 76:8. ayetlerde de benzer mesajlar yer almaktadır.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
2:219 Sana sarhoş edicilerden ve kumardan sorarlar: "O ikisinde büyük bir günah ve insanlar için yararlar var; ancak günahları yararlarından daha büyüktür" de. Ayrıca, sadaka olarak neyi vereceklerini senden sorarlar: "bağış" (gönlünüzden kopanı) de. ALLAH ayetlerini işte böyle açıklıyor ki düşünesiniz...1
Dipnot
1- * "Sarhoş ediciler" diye çevirdiğimiz Arapça sözcüğün kökü "KHaMaRa" olup, "örtmek" anlamına gelir. Bu kelimeyi "şarap" ve "içki" olarak çevirerek kapsamını daraltmak ne yazık ki yaygın bir hatadır. * Aklı örten bütün alkollü içecekler; esrar, kokain, eroin gibi bütün uyuşturucu maddeler bu ayetteki yasağın kapsamına girer. Alkollü içeceklerin, uyuşturucuların ve kumarın toplum ve birey hayatına verdiği zarar malumdur. * Bak 5:90-91.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
2:219 Sana hamrın1 ve şans oyunlarının2 hükmünü soruyorlar. De ki: "Her ikisinde de büyük günah vardır. İnsanlar için yararları3 olsa da. Günahları yararlarından daha büyüktür." Sana neyi infak4 edeceklerini soruyorlar. De ki: "Afvı5." Allah size ayetlerini böylece açıklamaktadır. Umulur ki düşünürsünüz.
Dipnot
1- Aklı örten/sarhoş edici içecekler.
2- Fal oklarıyla oynamak, kumar, at yarışı, loto, toto, piyango vb.
3- Kısmen yarardan kasıt; bu işlerin ticareti ile sarhoşluğun o anda sağladığı rahatlama, şans oyunlarında zaman zaman kazanma olabilir. Kumarın kısmen yararlı olması da kumar oynayanların kimi zaman kazanıyor olmalarıdır. Değilse bizatihi ne içkide ne de kumarda kısmen de olsa bir yarar söz konusu değildir.
4- Karşılıksız yardım.
5- Artanı. İhtiyacından artandan, fazla olandan uygun gördüğünü. Gönlünden kopanı. Af etmek, bağışlamak, bırakmak, salı vermek demektir. Sahip olduğunuz malın ne kadarından vaz geçerseniz ne kadarını elinizden çıkarmak, yani malın ne kadarını af etmek istiyorsanız o kadarını af edin, ihtiyacı olanlara verin. (Örneğin Af sözcüğü için 5:101'e bak.)
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
2:219 Sana hamrı (sarhoşluk veren maddeleri)1 ve kumarı soruyorlar. De ki her ikisinde büyük bir ism2 (zararlar) ve insanlar için yararlar vardır3. Ama bunlardaki ism yararlarından büyüktür. (Hayra) neyi harcayacaklarını da soruyorlar. De ki: Artanı!4. Allah, ayetlerini size böyle açıklar ki düşünesiniz.
Dipnot
1-  Nebimiz şöyle demiştir: "Sarhoşluk veren her şey hamrdır." (Müslim, Eşribe, 73; Ebu Davud, Eşribe, 5.)
2- Ayetteki İsm (إِثْم) , kişiyi sevaptan yani iyiliklerden ve doğal yapısından uzaklaştıran davranış anlamındadır (Müfredat). Hamr ve kumar kişiyi Kur'an'dan, namazdan  (Maide 5/91) ve doğal yapısından büyük ölçüde uzaklaştırır.
3-  İçkiden ve kumardan kazanç elde edilebilir, ama bunların zararı, faydasından büyüktür. 
4-  Âyetteki "afv"العفو, sözü hem zekat verecek kişinin durumunu hem zekat malının özelliğini ifade eder. 
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
2:219 Sana, şarap ve kumar hakkında soruyorlar; şunu söyle: "Onlarda, hem büyük bir suç hem de insanlar için yararlar vardır. Ama suçları, yararlarından daha çoktur!" Bir de sana, yardımlaşmak amacıyla ne paylaşacaklarını soruyorlar; şunu söyle: "Ayırabileceğiniz her şeyi!" Allah, ayetlerini, işte böyle açıklıyor; belki düşünürsünüz diye.39
Dipnot
39- Bu ayet, zekat ölçüsünün Kur'an'da bildirilmediğini, bu ölçünün ancak Kur'an dışındaki din kitaplarından öğrenilebileceğini öne sürenlere açık bir yanıttır. "Ayırabileceğiniz her şeyi" olarak yazdığımız "Afv" terimi, kimi Kur'an çevirilerinde, "İhtiyaçtan arta kalan" veya "Sıkıntıya düşürmeyecek kadar olan" veya "Bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olandan artan" biçiminde çevrilmiştir. Hac ve umreye giden Türklere parasız olarak orada dağıtılmak üzere Suudi Arabistan Kralı'nın parasıyla altı kişiye yaptırılan ve 80'li yıllar boyunca basılıp dağıtılan Kur'an çevirisinde, "Afv" terimi, "Affetmek" olarak yazılmıştı. Kraliyet soyunun orantısız bir varlık içinde sürdürdüğü yaşamının ayete ters düşmemesi ve "Affetmenin de yardım olduğu" biçiminde yanıltıcı bir anlamın ortaya çıkması için bilinçli olarak böyle çevrildiği gerekçesiyle "Kral'dan alınan dolarlarla hazırlanan Kur'an çevirisi, işte böyle oluyor!" biçiminde eleştiriler yapılarak büyük tartışmalar yaşanmıştır. Yardım ölçüsü, Tevrat, Yasanın Tekrarı 26:12 ayetinde, şöyle yazılıdır: "Üçüncü yıl, ondalığı verme yılıdır. Tüm ürününüzün ondalığını ayırın. Ayırma işini bitirdiğinizde, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara vereceksiniz."
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
2:219 Sana sarhoşluk veren şeyler ve şans oyunları hakkında soruyorlar. De ki: "Onların her ikisinde de insanlar için büyük bir kötülük ve birtakım menfaatler vardır. Her ikisinin yol açtıkları kötülük sağladıkları menfaatten çok daha büyüktür." Yine onlar "Neden infak edelim?" diye soruyorlar. De ki: "Bağışlanabilen her şeyden". Böylece Allah size mesajlarını açıklıyor ki, tefekkür edebilesiniz
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
2:219 Sana uyuşturucuyu/şarabı ve kumarı sorarlar. De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah vardır; insanlar için çıkarlar da vardır. Ama onların kötülüğü yararlarından çok daha büyüktür." Ve sana neyi infak edeceklerini de soruyorlar. De ki: "Helal kazancınızın size ve bakmakla yükümlü olduklarınıza yeterli olanından artanını verin." İşte Allah, ayetleri size böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
2:219 Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: "Onlarda hem büyük günah, hem insanlar için (bazı) yararlar vardır. Ama günahları yararlarından daha büyüktür." Ve sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: "İhtiyaçtan artakalanı." Böylece Allah, size ayetlerini açıklar; umulur ki düşünürsünüz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
2:219 Sana şarap ve kumardan soruyorlar. De ki: "Bu ikisinde büyük bir günah ve insanlara bazı yararlar vardır. Ancak günahları yararlarından daha büyüktür." Yine sana neyi başkalarına vereceklerini soruyorlar. De ki: "Sizi sıkmayanını." Allah, düşünesiniz diye, ayetlerini size böylece açıklıyor.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
2:219 Sana, sarhoşluk veren şeyler ve şans oyunları hakkında sorarlar. De ki: "Onların her ikisinde de hem büyük bir kötülük hem de insanlar için bazı yararlar vardır; ancak yol açtıkları kötülük, sağladıkları yararlardan daha büyüktür." (Allah yolunda) neyi harcayacaklarını sana sorarlar. De ki: "O'nun için ayırabileceğiniz her şeyi." Böylece Allah mesajlarını size açıklıyor ki tefekkür edesiniz.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
2:219 Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: "Onlarda hem büyük günah, hem de insanlar için (bazı zahiri) yararlar vardır. Ama günahları yararlarından büyüktür." Yine sana Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar. De ki: "İhtiyaçtan arta kalanı." Allah, size ayetleri böyle açıklıyor ki düşünesiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:219 Sana hamr-ü meysirden soruyorlar, de ki bu ikisinde büyük bir günah bir de nasa ba'zı menfeatler var fakat günahları menfeatlerinden daha büyüktür, yine sana soruyorlar: Neyi infak edecekler? de ki sıkmayanını, böyle beyan ediyor Allah size ayetlerini ki düşünesiniz
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:219 Sana şaraptan ve kumardan soruyorlar. De ki; "O ikisinde büyük günah ve insanlara bazı yararlar vardır. Fakat onların günahı yararından büyüktür." Ve sana Allah yolunda ne vereceklerini soruyorlar. De ki; "Af (yani ihtiyaçlarınızdan fazlasını veya helal ve güzel olan şeyleri verin!)" Allah size ayetleri böyle açıklıyor ki düşünesiniz.
Gültekin Onan -
2:219 Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: "Onlarda hem büyük günah, hem de insanlar için (bazı) yararlar vardır. Ama günahları yararlarından daha büyüktür." Ve sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: "İhtiyaçtan artakalanı." Böylece Tanrı size ayetlerini açıklar; umulur ki düşünürsünüz (tetefekkerun).
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
2:219 (219-220) Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: "Onlarda hem büyük günah, hem insanlar için faideler vardır. Günahları ise faidelerinden daha büyükdür." (Yine) sana hangi şey'i nafaka vereceklerini sorarlar. De ki: "İhtiyacınızdan artanı (verin)". Allah size böylece ayetlerini (pek güzel) açıklar. Olur ki dünya hususunda da, ahiret işinde de iyice düşünürsünüz. Bir de sana yetimleri sorarlar. De ki: "Onları yarar ve iyi bir haale getirmek hayırlıdır. Şayet kendileriyle bir arada yaşarsanız onlar sizin kardeşierinizdir. Allah, (yetimlerin) salahına çalışanlarla (onların mal ve haalinde) fesad (ve fenalık) yapanları bilir. Eğer Allah dileseydi sizi muhakkak zahmete sokardı. Şübhesiz Allah mutlak gaalibdir, tam hüküm ve hikmet saahibidir.
İbni Kesir -
2:219 Sana içkiden ve kumardan soruyorlar. De ki: İkisinde de hem büyük günah, hem de insanlar için faydalar vardır. Günahları ise faydalarından daha büyüktür. Ve sana ne infak edeceklerini soruyorlar. De ki: İhtiyaçlarınızdan artanı. Düşünesiniz diye Allah size ayetlerini böyle açıklıyor.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
2:219 Sana içki ve kumarı soruyorlar. De ki: -Onlarda büyük günah ve insanlara bazı faydalar vardır. Günahları faydasından daha büyüktür. Ne sarf edeceklerini sana soruyorlar; De ki: -İhtiyaçtan fazlasını! İşte Allah, size düşünesiniz diye ayetleri (böyle) açıklıyor.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
2:219 Sana şarap ve kumar hakkındaki hükmü sorarlar. De ki: İkisinde de hem büyük günah, hem de insanlara bazı menfaatler vardır. Fakat günahları faydalarından daha çoktur. Bir de senden hayır olarak ne harcayacaklarını sorarlar. De ki: İhtiyacınızdan artanı harcayın. Böylece Allah size ayetlerini açıklıyor ki dünya ve ahiret hakkında düşünesiniz.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
2:219 Sana sarhoşluk veren şeyler ile kumardan soruyorlar. De ki: "Her ikisinde de büyük kötülük ve insanlar için bazı yararlar vardır. Fakat zararları yararlarından daha fazladır. " Allah yolunda ne kadar harcayacaklarını soruyorlar. De ki: "El Afv (zaruri harcamalarınızdan) arta kalanı bağışlayın!" Allah böylece gereken apaçık işaretleri veriyor size... (Nedenini) derin düşünmeniz için.