Maide - 5:14 "Biz Hristiyanız," diyenlerden de söz almıştık. Ancak onlar da uyarıldıkları şeylerin bir kısmını unuttu. Bu yüzden diriliş gününe kadar aralarına düşmanlık ve kin saldık. Yaptıkları her şeyi Allah onlara bildirecek.
Hristiyanlardan alınan söz:
Ali İmran/3:45 Melekler demişti ki: "Meryem, Allah seni kendisinden bir kelime ile müjdeliyor. Onun adı Meryem oğlu İsa Mesih'tir. Dünyada da ahirette de önderlerdendir ve (Tanrı'ya) yakın olanlardandır.
Ali İmran/3:46 "Beşikteyken de büyüyünce de insanlarla konuşacak ve iyilerden olacak."
Ali İmran/3:47 (Meryem), "Rabbim! Bana bir beşer dokunmamışken nasıl olur da çocuğum olur," deyince, şöyle cevap verdi: "Allah dilediğini böyle yaratır. Herhangi bir şeyin olmasını dilediği an ona 'Ol' der ve o şey oluverir.
Ali İmran/3:48 "Ona kitabı, bilgeliği, Tevrat'ı ve İncil'i öğretecek.
Ali İmran/3:49 "İsrailoğullarına gönderilen bir elçi olarak (diyecek ki): 'Ben size, Rabbinizden bir kanıt ile geldim. Size balçıktan kuş heykeli yapıp ona üflerim ve Allah'ın izniyle bir kuş oluverir. Allah'ın izniyle körü ve cüzamlıyı iyileştirir, ölüyü diriltirim. Ne yediğinizi ve evlerinizde neler biriktirdiğinizi size bildirebilirim. İnanacaksanız bu kanıtlar sizin için yeterlidir.
Ali İmran/3:50 " 'Benden önceki Tevrat'ı doğrulamak ve size haram edilen bazı şeyleri helal etmek için gönderildim. Size Rabbinizden bir kanıt getirdim. Allah'ı dinleyin ve beni izleyin.
Ali İmran/3:51 "Allah benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz; O'na kulluk edin. Budur doğru yol."

Maide/5:116 Allah şöyle diyecek: "Ey Meryem oğlu İsa, sen mi halka, ' Allah tan başka beni ve annemi de tanrı edinin' dedin?" (İsa) şöyle cevap verecek: "Sen yücesin, hakkım olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Zaten böyle bir şey söylemiş olsaydım sen bilirdin. Sen benim düşüncemi bilirsin; ancak ben senin düşünceni bilmem. Sen tüm gizemleri biliyorsun."
Maide/5:117 "Ben onlara 'Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' diye bana emrettiğinden başkasını demedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara tanıktım. Canımı aldıktan sonra ise sen onların üzerine gözetleyici oldun. Sen her şeye Tanıksın."

Beyyine/98:4 Gerçek şu ki, kendilerine kitap verilmiş olanlar, ancak onlara açık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Beyyine/98:5 Oysa onlardan, dini sadece Allah'a ait kılan tektanrıcılar (monoteist) olarak O'na kulluk etmeleri, namazı gözetmeleri ve zekatı vermeleri istenmişti. İşte dosdoğru din budur.