Kehf 18:65
فَوَجَدَا عَبْدًا مِنْ عِبَادِنَا اتَيْنَاهُ رَحْمَةً مِنْ عِنْدِنَا وَعَلَّمْنَاهُ مِنْ لَدُنَّا عِلْمًا
ve buldular bir kul -dan kullarımız- biz ona vermiştik bir rahmet katımızdan ve ona öğretmiştik katımızdan bir ilim
Fe veceda abden min ibadina ateynahu rahmeten min indina ve allemnahu min ledunna ilma.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
18:65 Orada katımızdan kendisine rahmet verdiğimiz ve yine katımızdan kendisine ilim öğrettiğimiz kullarımızdan birini buldular.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
18:65 (Derken), kendisine katımızdan bir rahmet verdiğimiz ve ona tarafımızdan bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul bulmuşlardı.1
Dipnot
1- Burada sözü edilen "kul", Hz. Musa'ya hocalık yapsın diye görevlendirilen özel bir "melek" olmalıdır. Bu kişiyi "insan" kabul edip adına "Hızır" denmesi, cevabı imkânsız soruların sorulmasına neden olmaktadır.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
18:65 Katımızdan kendisine rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
18:65 Derken katımızdan, kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan1 bir ilim öğrettiğimiz1 Bizim kullarımızdan bir kul2 buldular.
Dipnot
1- "Ledun" sözcüğü, kimi dünya dinlerinde gnosis (gizli, özel bilgi, sır) olarak tanımlanan biçimiyle "tasavvuf dininde" de bilgi türü olarak, "ilm-i ledun" olarak yer almaktadır. İlm-i ledun; "hiçbir çaba olmaksızın, Allah'ın, kimilerinin kalbine doğrudan bilgi yüklemesi" olarak tanımlanmaktadır. Oysaki "ledun" sözcüğü Kur'an'ın onlarca ayetinde (Örn.18:76) olduğu gibi, "mekan zarfı" olarak; tarafında, yanında, katında anlamlarına gelmektedir.
2- Çeşitli kaynaklara dayanılarak "Hızır" olarak adlandırılan "bir kul"un kim olduğu bilgisi Kur'an'da yer almamaktadır. Hızır sözcüğü Kur'an'da yer almadığı halde, "kullarımızdan bir kul"u, Kur'an dışı geleneksel anlayış, Kur'an dışı inançların etkisinde kalarak "Hızır" olarak anmaktadır.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
18:65 Sonra kullarımızdan bir kulu buldular. Ona katımızdan bir ilim öğreterek ikramda bulunmuştuk.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
18:65 Sonunda, Kendi katımızdan Ona bir rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul buldular.231
Dipnot
231- Bu suredeki 18:65-82 arasındaki on sekiz ayette, Musa peygamberle birlikte yaptığı yolculuk anlatılan kişi, Kur'an'da ismi belirtilmeden "Kendi katımızdan rahmet verdiğimiz ve bilgimizden öğrettiğimiz bir kul" olarak bildirilir. Söylence meraklıları, bu kişiyi Hızır ismiyle tanıtmışlar, üstelik kimi çevirilerde Hızır ismini ayetlere bile yazmışlardır. Bu yüzden Kur'an'da ismi geçen bir kişi olduğu sanılan Hızır, aslında Arap söylencelerinde sanal bir kişilik olup, değişik isimlerle İran, Mezopotamya, Ortadoğu, Yunan ve Türk söylencelerinde de yer almıştır. Sanal kişilik Hızır'ın, Kur'an'daki öyküyle hiçbir ilgisi yoktur. Tevrat, Zebur ve İncil ayetlerinde de Kur'an'da anlatılan bu öyküyü anımsatan bir konu geçmez.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
18:65 Sonunda orada, kendisine katımızdan bir rahmete nail kılarak (ilmimizden) bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan birini buldular.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
18:65 Orada, kullarımızdan öyle bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, lütfumuzdan bir ilim öğretmiştik.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
18:65 Derken, katımızdan kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan kendisine bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
18:65 derken kullarımızdan bir kul buldular ki, Biz ona katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan bir ilim öğretmiştik.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
18:65 Ve orada kendisine katımızdan üstün bir bağışta bulunarak (özel) bir bilgiyle donattığımız kullarımızdan birine rastladılar.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
18:65 Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
18:65 Derken kullarımızdan bir kul buldular ki biz ona nezdimizden bir rahmet vermiş ve ledünnimizden bir ılim öğretmiştik
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
18:65 (Orada) Kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiştik ve ona katımızdan bir ilim öğretmiştik.
Gültekin Onan -
18:65 Derken, katımızdan kendisine bir rahmet verdiğimiz ve tarafımızdan kendisine bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kulu buldular.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
18:65 Derken kullarımızdan (öyle) bir kul buldular ki biz ona tarafımızdan bir rahmet vermiş, kendisine nezdimizden (haas) bir ilim öğretmişdik.
İbni Kesir -
18:65 Derken kullarımızdan bir kul buldular ki Biz, ona; katımızdan bir rahmet vermiş ve kendisine nezdimizden bir ilim öğretmiştik.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
18:65 Orada, kendisine esenlik verip, katımızdan bir ilim öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul buldular.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
18:65 Orada bizim seçkin kullarımızdan öyle bir has kulumuzu buldular ki Biz ona lütfedip, nezdimizden rabbani bir ilim öğretmiştik.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
18:65 Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz Ona indimizden (Hakikatini yaşatan) bir rahmet vermiş ve yine Onda ledünnümüzden (Tecelli-i sıfat olarak tahakkuk etme {mardiye} şuuru) ilim açığa çıkarmıştık.