Ankebut - 29:46 Kitap halkıyla, zalim olanları hariç en güzel bir biçimde tartışın ve "Bize indirilene inandık ve size de indirilene inandık. Bizim Tanrımız, sizin de Tanrınız birdir. Biz sadece O'na teslim olduk,"deyin.
Kitap halkının zalimleri:
Ali İmran/3:70 Kitap halkı! Tanık olduğunuz halde neden Allah'ın ayetlerini inkar ediyorsunuz?
Ali İmran/3:71 Kitap halkı! Neden doğru ile yanlışı birbirine karıştırıyor ve bile bile gerçeği gizliyorsunuz?
Ali İmran/3:72 Kitap halkından bir grup dedi ki: "İnananlara indirilmiş olana gündüzün başında inanın ve sonunda inkar edin. Böylece belki dinlerinden dönerler."

Bakara/2:140 İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarının Yahudi veya Hristiyan olduğunu mu ileri sürüyorsunuz? De ki: "Siz mi daha iyi biliyorsunuz yoksa Allah mı? Allah'ın bildirdiğini gizleyenden daha zalim kim olabilir? Allah yaptıklarınızdan gafil değil."

Maide/5:116 Allah şöyle diyecek: "Ey Meryem oğlu İsa, sen mi halka, ' Allah tan başka beni ve annemi de tanrı edinin' dedin?" (İsa) şöyle cevap verecek: "Sen yücesin, hakkım olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Zaten böyle bir şey söylemiş olsaydım sen bilirdin. Sen benim düşüncemi bilirsin; ancak ben senin düşünceni bilmem. Sen tüm gizemleri biliyorsun."

Zuhruf/43:57 Meryemoğlu bir örnek olarak gösterilince senin halkın hemen reddettiler.
Zuhruf/43:58 "Bizim tanrılarımız mı daha iyidir yoksa o mu?" dediler. Sadece seninle tartışmak için bunu söylediler. Onlar gerçekte, kavgacı bir toplumdur.

Ali İmran/3:99 De ki, "Kitap halkı, gerçeğe tanık olduğunuz halde neden Allah'ın yolunu değiştirmeye yeltenerek inananları saptırıyorsunuz? Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir."

Nisa/4:44 Kendilerine kitaptan bir pay verilenlerin, sapıklığı satın aldıklarını ve sizin de yolu sapıtmanızı istediklerini görmüyor musun?

Tevbe/9:31 Din bilginlerini, din adamlarını ve Meryem oğlu Mesih'i Allah'tan ayrı rabler edindiler. Oysa, yalnız tek Tanrı'ya kulluk etmekle emredilmişlerdi. O'ndan başka tanrı yoktur. O, eş koştukları kimselerden de çok Yücedir.

Nisa/4:51 Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmüyor musun? Putperestliğe ve yanlış doktrinlere inanıyorlar ve inkar edenler için, "Bunlar, inananlardan daha doğru yoldadır," diyorlar.
Nisa/4:60 Sana ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia ettikleri halde azgınların ve despotların yasalarını uygulamak isteyenleri görmüyor musun? Oysa onu inkar etmekle emredilmişlerdi; fakat şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.

Bakara/2:101 Yanlarındakini doğrulayan bir elçi Allah tarafından görevli olarak kendilerine gelince, kitap verilenlerin bazısı, Allah'ın kitabını sırtlarının ardına attı. Bilmezlermiş gibi...
Bakara/2:146 Kendilerine kitap verdiklerimiz, bu gerçekleri çocuklarını tanıdıkları gibi tanırlar; ama yine de onlardan bir grup bile bile gerçeği gizler.
Bakara/2:213 İnsanlar bir tek topluluktu. Allah peygamberleri müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdi ve anlaşmazlığa düştükleri konularda halkın arasında hükmetmeleri için onlarla birlikte gerçeği içeren kitabı indirdi. Oysa kitap verilenler kendilerine açık kanıtlar geldikten sonra aralarındaki kıskançlıktan ötürü onun hakkında anlaşmazlığa düştüler. Fakat Allah, izniyle inananları onların anlaşmazlığa düştüğü gerçeğe ulaştırdı. Allah dilediğini/dileyeni doğru yola iletir.

Ali İmran/3:19 Allah tarafından onaylanan biricik din, Teslim Olmak (islam) dır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine bilgi geldikten sonra sırf aralarındaki kıskançlık yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Allah'ın ayetlerini inkar edenler için Allah hesabı çabuk görür.
Ali İmran/3:110 Siz, halk için çıkarılmış en iyi topluluksunuz. İyiliği öğütler, kötülükten sakındırır ve Allah'a inanırsınız. Kitap halkı inansaydı kendileri için iyi olurdu. İçlerinde inananlar olmakla birlikte çoğunluğu yoldan çıkmıştır.
Ali İmran/3:187 Allah kendilerine kitap verilenlerden, "Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, gizlemeyeceksiniz," diye söz almıştı. Fakat onlar, onu arkalarına atıp az bir fiyata sattılar. Ne kötü bir alış veriş!

Maide/5:13 Sözlerini bozdukları için onları lanetledik, kalplerini katılaştırdık. Sözlerin anlamını bağlamından kaydırırlar. Uyarıldıkları şeylerin bir kısmını unuttular. Onların çoğundan sürekli ihanet göreceksin. Onları affet ve aldırma. Allah güzel davrananları sever.

Meryem/19:58 İşte bunlar, Allah'ın nimetlendirdiği peygamberlerin bir kısmıdır. Adem'in soyundan, Nuh ile birlikte taşıdıklarımızdan, İbrahim'in ve İsrail'in soyundan... Doğruya ulaştırdığımız ve seçtiğimiz kimselerdir onlar. Kendilerine Rahman'ın ayetleri okunduğu zaman ağlayarak secdeye varırlar.
Meryem/19:59 Onlardan sonra gelenler namazı yitirdiler ve heveslerine uydular. Nitekim, felakete uğrayacaklar.

Haşr/59:18 Ey inananlar, Allah'ı sayıp dinleyin. Herkes yarın için ne hazırladığına baksın. Allah'ı sayıp dinleyin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Haşr/59:19 Allah'ı unuttukları için O'nun da kendilerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar yoldan çıkmışlardır.

Beyyine/98:4 Gerçek şu ki, kendilerine kitap verilmiş olanlar, ancak onlara açık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler.
Beyyine/98:5 Oysa onlardan, dini sadece Allah'a ait kılan tektanrıcılar (monoteist) olarak O'na kulluk etmeleri, namazı gözetmeleri ve zekatı vermeleri istenmişti. İşte dosdoğru din budur.

Maide/5:66 Tevrat'ı, İncil'i ve kendilerine indirilenleri uygulasalardı onları baştan ayağa nimetlere boğardık. İçlerinde ılımlı bir toplum varsa da çoğu kötülük işlemekte.

Hadid/57:27 Sonra onların peşinden, ard arda elçilerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da gönderdik ve ona İncil'i verdik. Onu izleyenlerin gönüllerine şefkat ve merhamet koyduk. Fakat, bizim kendileri için onaylamadığımız bir ruhbanlık uydurdular. Halbuki onlardan sadece Allah'ı hoşnut edecek hususlara uymalarını istemiştik. Üstelik ruhbanlığa hakkıyla da uymadılar. Aralarından inananlara ödüllerini verdik; ancak çokları yoldan çıkmışlardı.
Hadid/57:16 İnananlar için Allah'ın mesajına ve inen gerçeğe gönüllerini açmanın vakti gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilmiş olanlar gibi olmasınlar; onların üzerinden uzun zaman geçince kalpleri katılaşmıştı. Onların çoğunluğu yoldan çıkmış kimselerdir.