Enam - 6:43
Hiç olmazsa başlarına musibetimiz geldiğinde yalvarsalardı! Fakat kalpleri katılaştı ve şeytan işlerini kendilerine süslü gösterdi.
Örnek:
Enam/6:42
Senden önceki toplumlara da elçiler gönderdik. Yalvarsınlar diye onları darlık ve sıkıntılarla sınadık.
Enam/6:43
Hiç olmazsa başlarına musibetimiz geldiğinde yalvarsalardı! Fakat kalpleri katılaştı ve şeytan işlerini kendilerine süslü gösterdi.
Araf/7:94
Her ne zaman bir ülkeye bir peygamber gönderdiysek, yalvarsınlar diye halkını darlık ve sıkıntıya uğrattık.
Araf/7:95
Sonra kötülüğün yerine iyiliği getirdik. Ne var ki anlayışlarını yitirdiler: "Sıkıntı ve refah atalarımıza da dokunmuştu," dediler. Bunun üzerine, haberleri olmadan onları ansızın yakaladık.
Araf/7:130
Firavun tarafını, öğüt alsınlar diye yıllarca kuraklık ve ürün kıtlığına mahkum ettik.
Araf/7:131
Kendilerine bir iyilik geldiği zaman, "Bunu biz hak ettik," derler, kendilerine bir kötülük dokunduğu zaman ise Musa ve beraberindekileri uğursuzlukla suçlarlardı. Doğrusu, onların uğursuzluğu Allah tarafından kararlaştırılır. Ancak çokları bilmezler.
Araf/7:132
"Bizi büyülemek için ne kadar mucize (ayet) getirirsen getir, biz sana inanacak değiliz," dediler.
Araf/7:133
Üzerlerine tufan, çekirge, haşarat, kurbağa ve kan gibi ayrı ayrı işaretler gönderdik. Buna rağmen büyüklük taslamaya devam ettiler ve suçlu bir topluluk oldular.
Araf/7:134
Her ne zaman başlarına bir musibet gelse, "Ey Musa, sana verdiği sözden dolayı Rabbine yalvar. Bizi bu felaketlerden kurtarırsan sana inanır ve İsrailoğullarını da seninle beraber yollarız," dediler.
Araf/7:136
Bunun üzerine onlardan öç aldık. Ayetlerimizi yalanlayıp aldırış etmedikleri için onları denizde boğduk.
Tevbe/9:126
Her sene, bir iki defa belalarla sınandıklarını görmüyorlar mı? Buna rağmen ne tevbe ediyorlar, ne de öğüt alıyorlar.
Müminun/23:75
Kendilerine acıyıp başlarına gelen perişanlıklarını giderseydik bile, azgınlıklarına dalıp bocalayacaklardı.
Müminun/23:76
Onları cezaya çarptırmamıza rağmen Rab'lerine boyun eğmediler, yalvarmadılar.