Sebe - 34:53          
          
                        Halbuki daha önce onu yalanlamışlardı. Bilgileri olmayan konularda uzaktan atıp tutuyorlardı.           
        
        
          Kitap halkının kıskanç inkarcıları, kendilerinden birine indirilmedikçe  Allah'ın elçilerini, kitaplarını reddettiler:        
      
                  
                    
                      Bakara/2:91                    
                  
                  
                                        Kendilerine, "Allah'ın indirdiğine inanın!," denildiğinde, "Bize indirilene inanırız," diyerek ondan sonrasını inkar ederler. Oysa bu, yanlarında bulunanı doğrulayan gerçektir. "İnanmış idiyseniz, neden daha önce Allah'ın peygamberlerini öldürüyordunuz," de.                   
                
                
              
                  
                    
                      Ali İmran/3:73                    
                  
                  
                                        "Sizin dininize uyandan başkasına inanmayın." Sen de onlara, "Hidayet Allah'ın hidayetidir," de. "Size verilenin benzerinin bir başkasına verildiğine de inanmayın; yoksa Rabbiniz hakkında sizinle tartışma hakkı kazanırlar," derlerse, "Lütuf Allah'ın elindedir, dilediğine verir," de. Allah Cömerttir, Bilendir.                     
                
                
              
                  
                    
                      Saffat/37:69                    
                  
                  
                                        Onlar, atalarını sapık kimseler olarak bulmuşlardı.                   
                
                
              
                  
                    
                      Saffat/37:70                    
                  
                  
                                        Ve onların izlerini körükörüne izliyorlardı.                   
                
                
              
                  
                    
                      Sebe/34:43                    
                  
                  
                                        Kendilerine apaçık ayetlerimiz okunduğunda, "Bu, kesinlikle, sizi atalarınızın kulluk/hizmet etme yolundan saptırmak isteyen bir adamdır." Dahası, "Bu uydurulmuş bir iftiradan başka bir şey değildir," dediler. İnkarcılar, kendilerine gelen gerçek için, "Besbelli, bu bir büyüdür," dediler.                   
                
                
              
                  
                    
                      Meryem/19:46                    
                  
                  
                                        (Babası:) "Sen benim tanrılarıma yüz mü çeviriyorsun İbrahim? Buna son vermezsen seni taşlarım. Benden uzaklaş!," dedi.                   
                
                
              
                  
                    
                      İbrahim/14:10                    
                  
                  
                                        Elçileri: "Gökleri ve yeri yarıp yaratan Allah'tan mı kuşkulanıyorsunuz? Günahlarınızı bağışlamak için sizi çağırıyor ve size belli bir süre tanıyor," dediler. Onlar da, "Siz, ancak bizim gibi insanlarsınız, atalarımızın kulluk/hizmet etmekte olduğu şeyden bizi çevirmek istiyorsunuz. Bize açık bir yetki belgesi getiriniz," dediler.                   
                
                
              
                  
                    
                      Hud/11:87                    
                  
                  
                                        Dediler ki: "Şuayb, atalarımızın kulluk/hizmet etmiş olduklarından veya ticaretimizi dilediğimiz gibi çevirmekten vazgeçmemizi, senin namazın mı gerektiriyor? Sen aslında yumuşak huylusun, akıllısın."                     
                
                
              
                  
                    
                      Hud/11:62                    
                  
                  
                                        Dediler ki: "Ey Salih, sen bundan önce, aramızda popüler bir umut kaynağıydın. Atalarımızın kulluk/hizmet etmiş olduklarından sen şimdi bizi men mi ediyorsun? Biz, senin bizi çağırdığın şeylerden kuşku içindeyiz."                     
                
                
              
                  
                    
                      Yunus/10:78                    
                  
                  
                                        Dediler: "Sen, yeryüzünde büyüklük ikinize kalsın diye, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeyden bizi çevirmek için mi bize geldin? Biz size asla inanmayız."                     
                
                
              
                  
                    
                      Araf/7:70                    
                  
                  
                                        Dediler ki: "Sadece Allah'a kulluk edelim ve atalarımızın kulluk/hizmet ettiklerini terk edelim diye mi bize geldin? Doğru sözlü isen bizi kendisiyle tehdit ettiğin şeyi getir bakalım."                   
                
                
              
                  
                    
                      Araf/7:28                    
                  
                  
                                        Herhangi bir kötü şey işledikleri zaman, "Atalarımızı böyle yapar bulduk; Allah da bize öyle emretti," derler. De ki: "Allah kötü bir şeyi emretmez. Allah hakkında nasıl olur da bilmediklerinizi söylersiniz?"                     
                
                
              
                  
                    
                      Zuhruf/43:24                    
                  
                  
                                        O da, "Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş isem de mi?" derdi. Onlar da, "Sizin getirdiğiniz mesajı inkar ediyoruz," derlerdi.                   
                
                
              
                  
                    
                      Zuhruf/43:23                    
                  
                  
                                        Tıpkı bunun gibi, senden önce, bir kente her ne zaman bir uyarıcı gönderdiysek elit tabaka, "Biz, atalarımızı bir yol üzerinde bulduk ve biz onların öğretilerini izliyoruz," derlerdi.                   
                
                
              
                  
                    
                      Zuhruf/43:22                    
                  
                  
                                        Hayır, "Biz atalarımızı bir yol üzerinde bulduk ve biz onların öğretilerini izliyoruz," dediler.                   
                
                
              
                  
                    
                      Lokman/31:21                    
                  
                  
                                        Kendilerine, "Allah'ın indirdiğine uyun," denildiği zaman, "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yolu izleriz," derler. Şeytan kendilerini alevli ateşin azabına çağırıyor olsada mı?                   
                
                
              
                  
                    
                      Maide/5:104                    
                  
                  
                                        Kendilerine, "Allah'ın indirdiğine ve elçiye gelin," denildiğinde, "Atalarımızı üzerinde bulduğumuz yol bize yeter!," derler. Ataları, bir şey bilmeyen ve doğru yolu bulamayan kimseler olsa da mı?                     
                
                
              
                  
                    
                      Bakara/2:170                    
                  
                  
                                        Onlara, "Allah'ın indirdiğine uyun," dense, "Hayır, biz atalarımızın izlediği yolu izleriz," derler. Peki, ataları bir şey düşünemeyen ve doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı?!                     
                
                
              
                  
                    
                      Sad/38:7                    
                  
                  
                                        "Son dinde böylesini işitmedik. Bu bir uydurmadır."                   
                
                
              
                  
                    
                      Sad/38:6                    
                  
                  
                                        Onların liderleri öne fırladılar, "Yürüyün, tanrılarınıza bağlı kalın. Sizden istenen sadece budur."                   
                
                
              
                  
                    
                      Sad/38:5                    
                  
                  
                                        "Tanrıları tek tanrı mı yaptı? Bu, gerçekten çok tuhaf!"                   
                
                
              
                  
                    
                      Sad/38:4                    
                  
                  
                                        Onlara, kendilerinden bir uyarıcının gelmesini yadırgadılar. İnkarcılar, "Bu pek yalancı bir büyücüdür," dediler,                   
                
                
              
                  
                    
                      Kasas/28:36                    
                  
                  
                                        Musa onlara apaçık ayet ve mucizelerimizle gidince, "Bu ancak uydurma bir büyüdür. Biz böyle bir şeyi önceki atalarımızdan işitmedik," dediler.                   
                
                
              
                  
                    
                      Müminun/23:24                    
                  
                  
                                        Halkının ileri gelen inkarcıları, "Bu, sizin gibi bir insandan başka bir şey değildir. Üzerinize egemen olmak istiyor. Allah dileseydi bir melek indirirdi. İlk atalarımızdan böyle bir şey işitmedik.