Fetih 48:8
إِنَّا أَرْسَلْنَاكَ شَاهِدًا وَمُبَشِّرًا وَنَذِيرًا
elbette biz seni gönderdik şahid ve müjdeleyici ve uyarıcı
İnna erselnake şahiden ve mubeşşiren ve nezira.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
48:8 Biz seni şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
48:8 (8, 9) Allah'a ve Elçisine iman edesiniz, O'na (Allah'a) saygı gösteresiniz, O'nu yüceltesiniz ve sabah akşam O'nu tesbih edesiniz (yüceltesiniz) diye şüphesiz ki biz seni bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.1
Dipnot
1- Benzer mesajlar: Furkân 25:56; Ahzâb 33:45; Sebe' 34:28; Fâtır 35:24.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
48:8 Biz seni bir tanık, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
48:8 Biz, seni bir tanık, haber verici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
48:8 Biz seni şahit, müjdeci ve uyarıcı bir elçi olarak gönderdik.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
48:8 Aslında seni, tanık, muştulayıcı ve uyarıcı olarak gönderdik.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
48:8 (Ey Peygamber!) Elbet Biz seni bir şahit, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
48:8 Şu bir gerçek ki, biz seni, bir tanık, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
48:8 Şüphesiz, biz seni bir şahid, bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
48:8 Doğrusu Biz seni hem bir şahit, hem bir müjdeci, hem de bir uyarıcı olarak gönderdik.
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
48:8 Gerçek şu ki (ey Muhammed,) Biz seni (hakikatin) bir şahidi, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
48:8 (Ey Muhammed!) Şüphesiz biz seni bir şahit, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
48:8 Elhak biz seni hem bir şahid gönderdik hem bir mübeşşir hem bir nezir
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
48:8 Biz seni, şahid, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.
Gültekin Onan -
48:8 Şüphesiz, biz seni bir şahid, bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak gönderdik.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
48:8 Hakikat biz, seni bir şahid, bir müjdeleyici, bir korkutucu olarak gönderdik,
İbni Kesir -
48:8 Muhakkak ki Biz; seni şahid, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik;
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
48:8 -Biz seni, şahit, müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
48:8 Muhakkak ki: Biz, seni bir şahit, bir müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik ki
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
48:8 Muhakkak ki biz seni şahit, müjdeleyici ve uyarıcı olarak irsal ettik!