بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
12:21 Onu Mısır'da satın alan kişi, karısına, "Ona iyi bak, olur ki bize yararı dokunur, ya da onu evlat ediniriz," dedi. Böylece Yusuf'u yeryüzünde yerleştirip ona rüyaların yorumunu öğretiyorduk. Allah işinde üstün gelendir; fakat halkın çoğu bunu bilmez.
12:22 Büyüyüp erginleşince ona bilgelik ve bilgi verdik. Güzel davrananları böyle ödüllendiririz.
12:23 Evinde bulunduğu kadın onu baştan çıkarmak istedi, kapıları kitledi ve: "Tümüyle sana aidim," dedi. Dedi ki: "Allah'a sığınırım. O benim Rabbimdir (efendimdir), ki bana iyi bir yer verdi. Zalimler başarmaz."
12:24 Kadın onu çok arzulamıştı, Rabbinin işaretini görmeseydi o da onu çok arzulamıştı. Böylece kötülük ve fenalığı ondan çevirdik. O, katışıksız kullarımızdandı.
12:25 Kapıya doğru koşuştular. Kadın onun gömleğini arkadan çekip yırttı. Kapının yanında kadının beyiyle karşılaştılar. Kadın: "Karına tecavüz etmek isteyen kişinin ya hapsedilmesi veya acı bir azapla cezalandırılması gerekmez mi," dedi.
12:26 Dedi ki: "Aslında senin karın beni baştan çıkarmak istedi." Aileden bir tanık: "Gömleği ön taraftan yırtılmışsa kadın doğruyu söylüyor, o ise bir yalancıdır."
12:27 "Yok eğer gömleği arkadan yırtılmışsa, o zaman kadın yalancı, o doğru sözlüdür," diye tanıklıkta bulundu.
12:28 Gömleğinin arkadan yırtılmış olduğunu görünce, "Bu, siz kadınların planıdır. Planınız müthiştir," dedi.
12:29 "Yusuf, sen bu olayı unut. Sen de (ey kadınım) günahından dolayı bağışlanma dile. Sen hata işledin."
12:30 Şehirde bir takım kadınlar: "Valinin karısı hizmetçisini baştan çıkarmaya çalışıyor," dediler, "Ona çılgıncasına aşık. Onu açık bir sapıklık içinde görüyoruz."
12:31 Kadın, onların dedikodusunu işitince onları davet etti. Onlar için konforlu yerler hazırladı. Her birine birer bıçak verdi. (Kadınlar, meyvelerini soymakla meşgul iken Yusuf'a:) "Onların huzuruna çık," dedi. Kadınlar onu görünce, öyle etkilendiler kiellerini kestiler ve: "Allah korusun, bu bir insan değil; bu ancak asil bir melektir," dediler.
12:32 (Kadın:) "İşte siz beni bunun için suçlamıştınız. Onu baştan çıkarmak istedim, ancak (iffetini) koruyup beni reddetti. Kendisine emrettiğimi yapmazsa hapishaneye atılacak ve aşağılanacaktır," dedi.
12:33 (Yusuf:) "Rabbim, hapishane, onların beni çağırdığı şeyden daha iyidir. Planlarını benden savmazsan onlara meyledip cahillerden olurum," dedi.
12:34 Rabbi onun duasına yanıt verdi ve kadınların planlarını ondan savdı. O İşitendir, Bilendir.
12:35 Sonra, (vali ve adamları Yusuf'un suçzuzluğuna dair) kanıtları görmelerine rağmen, onu belli bir süreye kadar hapishaneye atmayı uygun gördüler.
12:36 Onunla birlikte hapishaneye iki genç adam da girdi. Onlardan biri: "(Rüyamda) kendimi şarap yaparken gördüm," dedi. Diğeri: "Ben de başımın üzerinde ekmek taşırken kendimi gördüm, onu kuşlar yiyordu. Bunların yorumunu bize bildir. Seni iyilerden görüyoruz."
12:37 "Size ayrılan karavana yemeği elinize geçmeden önce size onun yorumunu bildirebilirim. Bunlar, Rabbimin bana öğrettiği şeylerdendir. Ben, Allah'a inanmayan bir toplumun dinini terketmiş bulunuyorum, onlar ahiret konusunda da inkarcıdırlar."
12:38 "Ben, atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi ortak koşmak bize yakışmaz. Bu, Allah'ın bize ve halka olan lütfudur. Ancak insanların çoğu şükretmez."
12:39 "Ey hapishane arkadaşlarım, çeşitli rabler mi daha iyidir, yoksa Tek ve her şeye Egemen olan Allah mı?"
12:40 "O'ndan başka kulluk/hizmet ettikleriniz, sizin ve atalarınızın uydurduğu isimlerden ibarettir. Allah hakkında bir delil indirmemiştir. Hüküm, ancak Allah'ındır. Yalnızca kendisine kulluk etmenizi emretmiştir. Dosdoğru din işte budur. Ne var ki halkın çoğu bunu bilmiyor."