Mürselat - 77:16
Öncekileri helak etmedik mi?
Her toplumun belirlenmiş süresi vardır:
Araf/7:34
Her bir toplumun bir süresi vardır. Süreleri gelince ne bir an erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.
Yunus/10:49
De ki: "Allah'ın dilemesi dışında, ben kendime dahi ne bir zarar ne de bir yarar verme gücüne sahip değilim. Her toplumun bir süresi vardır. Süreleri bitince ne bir saat geciktirilir ne de öne alınırlar.
Hud/11:48
Dendi ki: "Ey Nuh, sana ve seninle birlikte olan uluslara bizden barış ve bereketlerle in. Ayrıca öyle uluslar var ki onları bir süre yaşatacağız ve sonra onlara bizden acı bir azap dokunacaktır."
Nahl/16:61
Allah zulümlerinden dolayı insanları cezalandırsaydı orada bir yaratık bırakmazdı; ne var ki onları belli bir süreye kadar erteler. Sürelerinin sonu geldiği zaman da ne bir saat öne alınırlar, ne de ertelenirler.
Kehf/18:58
Rabbin Bağışlayandır, Merhamet Sahibidir. Yaptıklarıyla hemen onları hesaba çekse onlar için azabı çabuklaştırmış olurdu. Ancak, onlara belirli bir süre verir de onun ötesine kaçamazlar.
Meryem/19:75
De ki, "Sapıklığa dalanlara Rahman bir süre verir. Cezayı veya dünyanın sonunu görünceye kadar... Kötü yere ve zayıf orduya kimin sahip olduğunu öğrenecekler."
Hac/22:48
Nice kentlerin halkına, zalim oldukları halde süre tanıdım ve sonra onları hesaba çektim; son dönüş Banadır.
Müminun/23:43
Hiç bir toplum kendisi için belirlenmiş süreyi çabuklaştıramaz, geciktiremez.
Sebe/34:30
De ki, "Size bir saat gecikmeyecek, bir saat de erken gelmeyecek belirlenmiş bir gününüz vardır."
Fatır/35:45
Allah insanları yaptıkları yüzünden cezalandırsaydı yeryüzünde hiç bir yaratık bırakmazdı. Fakat, onları belli bir süreye kadar ertelemektedir. Ne zaman ki süreleri biter, işte o zaman Allah kullarının (hesabını) görür.
Yasin/36:43
Dileseydik onları boğardık; ne bir çığlıklarına yetişen olurdu, ne de kurtulabilirlerdi.
Yasin/36:44
Bunun yerine, bizden bir merhamet görürler ve belli bir süreye kadar yaşatılırlar.
Saffat/37:147
Biz onu yüzbin veya daha çok kişiye gönderdik.
Saffat/37:148
İnandılar, biz de onları bir süreye kadar geçindirdik.
Duhan/44:24
"Denizi yarılmış olarak terket. Onlar boğulmaya mahkum bir ordudur."
Duhan/44:29
Ne gök ve ne de yer onlara ağladı; ertelenmediler de.