Ahkaf - 46:9 De ki "Ben türedi bir elçi değilim. Bana ve size ne olacağını da bilmem. Ben, ancak bana vahyedilene uyuyorum. Ben apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim."
İlişkili:
Enbiya/21:45 "Ben sizi ancak vahiy ile uyarıyorum," de. Ne var ki, sağırlar uyarıldıkları vakit çağrıyı işitmez.

Ahkaf/46:9 De ki "Ben türedi bir elçi değilim. Bana ve size ne olacağını da bilmem. Ben, ancak bana vahyedilene uyuyorum. Ben apaçık bir uyarıcıdan başka bir şey değilim."

Araf/7:203 Kendilerine bir mucize getirmediğin zaman: "Mucize isteseydin ne olurdu," derler. De ki: "Ben, ancak Rabbimden bana vahyedilene uyuyorum." Bunlar, Rabbinizden aydınlatmalardır, inanan bir toplum için bir hidayet ve rahmettir.

Enam/6:106 Rabbinden sana indirilene uy. O'ndan başka tanrı yoktur. Ortak koşanlardan da yüz çevir.

Araf/7:3 Rabbinizden size indirileni izleyin, O'ndan başkalarını dost edinerek izlemeyin. Ne kadar az öğüt alıyorsunuz!
Araf/7:157 Nitekim onlar (vakti gelince) yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları o elçiyi, o ümmi (Tevrat ve İncil okumamış) peygamberi izlerler. (O peygamber) onlara iyiliği emreder ve onları kötülükten meneder; onlara güzel şeyleri helal, pis şeyleri de haram kılar; üzerlerindeki ağırlıkları ve onlara vurulan prangaları kaldırıp atar. Ona inananlar, ona saygı duyanlar, ona yardım edenler, kendisiyle birlikte indirilen ışığı izleyenler başarıya ulaşanlardır.

Ahzab/33:2 Rabbinden sana vahyedilene uy. Allah yaptığınız her şeyden haber almaktadır.

Zümer/39:55 O azap beklemediğiniz anda sizi ansızın yakalamadan önce, Rabbiniz tarafından size indirilen en güzele uyun.
Zümer/39:56 Ki kişi, "Allah'ın öğretisine aldırmamaktan ötürü vay halime; doğrusu ben alay edenlerdendim," demesin
Zümer/39:57 Veya, "Allah beni doğruya iletseydi kesinlikle erdemlilerden biri olacaktım," demesin
Zümer/39:58 Yahut azabı gördüğü an, "Keşke ikinci bir şansım daha olsaydı da güzel davrananlardan olsaydım," demesin

Zuhruf/43:43 Sana vahyedilene sarıl; çünkü sen doğru yoldasın.

Yunus/10:15 Onlara apaçık olan ayetlerimiz okunduğu zaman, bize kavuşmayı ummayanlar, "Bundan başka bir Kuran getir, yahut onu değiştir!," derler. De ki: "Onu kendi tarafımdan değiştiremem. Ben yalnız bana vahyedilene uyarım. Rabbime karşı gelirsem, büyük günün azabından korkarım."