Bakara 2:48
وَاتَّقُوا يَوْمًا لَا تَجْزِي نَفْسٌ عَنْ نَفْسٍ شَيْئًا وَلَا يُقْبَلُ مِنْهَا شَفَاعَةٌ وَلَا يُؤْخَذُ مِنْهَا عَدْلٌ وَلَا هُمْ يُنْصَرُونَ
ve sakının günden cezalandırılmaz hiç kimse -den(günahından) kimse- bir şey kabul edilmez kimseden şefaat da ve alınmaz ondan fidye de ve yapılamaz onlara hiçbir yardım
Vetteku yevmen la teczi nefsun an nefsin şey'en ve la yukbelu minha şefaatun ve la yu'hazu minha adlun ve la hum yunsarun.
Bayraktar Bayraklı - Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
2:48 Hiç kimsenin başkasına fayda veremeyeceği, şefaatin kabul edilmeyeceği, fidye alınmayacağı ve yardım yapılmayacağı bir günden sakınınız.
Mehmet Okuyan - Kur’an Meal-Tefsir
2:48 Öyle bir güne karşı takvâlı (duyarlı) olun ki (o gün) kimse, kimseden hiçbir şey gideremez; onlardan şefaat kabul edilmez;1 kendilerinden fidye alınmaz;2onlara yardım da edilmez.3
Dipnot
1- Şefaatle ilgili ayetler Zümer 39:43-44. ayetleriyle birlikte okunmalıdır.
2- Benzer mesajlar: Bakara 2:123; Âl-i İmrân 3:91; Mâide 5:36; En‘âm 6:70; Yûnus 10:54; Ra‘d 13:18; Zümer 39:47; Hadîd 57:15; Me‘âric 70:11-14.
3- Benzer mesajlar: Bakara 2:123; En‘âm 6:164; İsrâ 17:15; ‘Ankebût 29:12; Lokmân 31:33; Fâtır 35:18; Zümer 39:7; Necm 53:38; Mümtehine 60:3.
Edip Yüksel - Mesaj: Kuran Çevirisi
2:48 Öyle bir günden sakının ki, kimse kimsenin yerine bir şey ödeyemez, aracılık (şefaat) kabul edilmez, kimseden bir fidye alınmaz ve yardım da edilmez.1
Dipnot
1- * Şefaat mitolojisi dünyanın birçok dininde yaygın bir inançtır. Şefaat "ikilemek" anlamına gelir. Allah'ı yeterli görmeyenler bunu putlaştırdıkları peygamberler ve velilerin kendilerini Din Gününde Allah'ın mahkemesinde "kurtarma" veya "aracılık ile kayırma" diye bir dini dogma uydurdular. * Şeytan yani Sapkın, Muhammed'in tüm ümmeti için şefaat edeceği yalanını müslümanların inancına sokmuştur. Kuran bu sapkın inancı reddeder; Mu­hammed hiç kimseyi kurtaramaz. Muhammed'in şefaat ederek kendilerini Allah'tan kurtaracaklarına inananlar, Muhammed'in ahiretteki biricik şikayetine muhatap olacak ve umdukları şefaat tam tersine gerçekleşecek (25:30). * Kuran'a göre şefaat, gerçeğe tanıklık etmekten ibarettir (20:109; 43:86; 78:38). * Her gün namazlarında okudukları Açılış (Fatiha) suresiyle sadece Allah'tan yardım isteyeceğine söz veren sözde müslümanların, namazdan hemen sonra, kendilerini işitmeyen, kendisine bile yarar ve zarar vermekten aciz olan Muhammed'den (39:30 ve 16:20, 21) yardım dilemeleri ne büyük bir çelişkidir! * Açılış suresinde geçen "Maliki yevmid-Din"; yani "Yargı gününün Sahibi" ifadesi, konuyu tek başına açıklamaya yeter (82:17-19). * Ayrıca 2:123, 254; 3:80; 5:109; 6:51; 6:70, 82, 94; 7:53; 9:80; 10:3, 18; 13:14-16; 19:87; 33:64-68; 34:23, 41; 39:3, 44; 43:86; 53:19-23; 74:48; 83:11 ayetlerine bakınız.
Erhan Aktaş - Kerim Kur'an
2:48 Öyle bir günden korunup sakının ki: Hiç kimse bir başkasına yardım edemez. Kimseden şefaat1 kabul edilmez. Kimseden fideye de alınmaz. Kimseye yardım da edilmez.
Dipnot
1- Kur'an, Allah'ın yanı sıra başka birilerinin "şefaat" edebileceği anlayış ve inancını kesin ve açık bir şekilde reddetmektedir. Kur'an'a göre Allah'ın yanı sıra başka birilerinin şefaat edebileceğine inanmak kesinlikle şirktir.
Süleymaniye Vakfı - Süleymaniye Vakfı Meali
2:48 Öyle bir günden çekinip korunun ki o gün kimse kimsenin yerine ceza çekmeyecek, kimseden şefaat1 kabul edilmeyecek, kimseden fidye alınmayacak ve kimseye yardım edilmeyecektir.
Dipnot
1-  Şefaat, birinin eşlik etmesini istemek, eşlik etmek veya arka çıkmaktır. (El-Ayn, Müfredat). Ayet, mahşer günü kimseye şefaat edilmeyeceğini açıkça bildirmektedir. Dünyada insanlar birine destek olabilirler. "İyi bir işe destek veren ondan bir pay alır; kötü bir işe destek veren de ondan dolayı bir sorumluluk üstlenir." (Nisa 4/85) Cennete gitmiş biri, şirk günahı ile değil de diğer günahlarından dolayı cehennemde olan bir yakınını yanına isteyebilir. "Günahkarları, suya koşarcasına cehenneme sevk edeceğiz. Rahman'dan söz almış olanlar dışında kimse şefaate (birinden destek alma hakkına) sahip olamayacaktır." (Meryem 19/86-87) İster dünyada ister cehenneme gitmiş biri için olsun, şefaat ancak Allah'ın onayıyla olabilir.
Ali Rıza Safa - Kur'an-ı Kerim Gerçek
2:48 Ve kimsenin, kimse adına bir şey ödeyemeyeceği, kimsenin ara buluculuğunun kabul edilmeyeceği, kimseden kurtulmalık alınmayacağı ve onlara yardım da edilmeyeceği günden sakının.
Mustafa İslamoğlu - Hayat Kitabı Kur’an
2:48 Hiç kimsenin hiç kimse adına hiçbir şey ödemeyeceği, kimseden şefaatin kabul edilmeyeceği, kurtuluş akçesi alınmayacağı ve hiç kimsenin yardım görmeyeceği günün (dehşetinden) korunun!
Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
2:48 Ve korkun o günden ki, hiç bir benlik bir başka benliğin herhangi bir şeyi için karşılık ödemez; hiç bir benlikten şefaat kabul edilmez, hiç bir benlikten fidye alınmaz. Ve onlara yardım da edilmez.
Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
2:48 Ve hiç kimsenin, hiç kimse adına bir şey ödemeyeceği, hiç kimsenin şefaatinin kabul edilmeyeceği, hiç kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği bir günden sakının.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) -
2:48 Ve kimsenin kimseden bir şey ödeyemeyeceği, kimseden şefaatin kabul olunmayacağı, kimseden fidyenin alınmayacağı ve kimsenin kurtarılamayacağı bir günden sakının!
Muhammed Esed - Kur'an Mesajı
2:48 Ve hiçbir insanın ötekine en ufak bir yararının dokunmayacağı, hiç kimseden şefaatin kabul edilmeyeceği, kimseden fidye alınmayacağı ve hiç kimsenin yardım görmeyeceği Gün(ün mutlaka gelip çatacağı) bilinciyle yaşasanıza!
Diyanet İşleri - Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
2:48 Öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse bir başkası adına bir şey ödeyemez. Hiçbir kimseden herhangi bir şefaat kabul olunmaz, fidye alınmaz. Onlara yardım da edilmez.
Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:48 Ve öyle bir günden korunun ki kimse kimseden bir şey ödeyemez, kimseden şefaat de kabul edilmez, kimseden fidye de alınmaz, hem onlar kurtarılacak da değillerdir.
Süleyman Ateş - Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
2:48 Ve öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse, kimsenin cezasını çekmez (borcunu ödemez); kimseden şefaat (aracılık, iltimas) da kabul edilmez; kimseden fidye de alınmaz ve onlara hiçbir yardım yapılmaz.
Gültekin Onan -
2:48 Kimsenin kimse yerine birşey ödeyemeyeceği, aracılık (şefaat) kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım da edilmeyeceği bir günden sakının.
Hasan Basri Çantay - Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
2:48 Ve öyle bir günden korkun ki (o günde) hiçbir kimse, hiçbir kimse namına bir şey ödeyemez. Ondan her hangi bir şefaat kabul olunmaz. Ondan bir fidye (bedel) alınmaz, onlara (Allahın azabından kurtulmak hususunda) yardım da edilmez.
İbni Kesir -
2:48 Ve öyle bir günden korkun ki; o günde kimse, kimse için bir şey ödeyemez. Şefaat kabul edilmez. Fidye alınmaz ve onlara yardım da edilmez.
Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
2:48 Kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım da görülmeyeceği bir günden kendinizi koruyun.
Suat Yıldırım - Kuran-ı Kerim ve Meali
2:48 Öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse başkasının yerine birşey ödeyemez, kimseden şefaat kabul edilmez, hiç kimseden fidye alınmaz, hem onlara yardım da edilmez.
Ahmed Hulusi - Türkçe Kur'an Çözümü
2:48 Kimsenin kimseyi kurtarmak için bir şey ödeyemeyeceği süreçten korunun; (o süreçte) ne (birbirine) şefaat kabul edilir, ne fidye ödenerek biri kurtarılabilir ne de onlara yardım gelir.