Nahl - 16:117
Kısa süren bu zevkten sonra onlar için acı bir azap vardır.
İlişkili:
Ankebut/29:65
Gemiye bindikleri zaman, dini sadece Allah'a ait kılarak O'nu çağırırlar. Ne zaman ki onları denizden kurtarırız ortak koşmaya tekrar başlarlar.
Ankebut/29:66
Bırak, kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler, zevklensinler. İleride bilecekler.
Enam/6:70
Dinlerini oyun eğlenceye alanları ve dünya hayatına aldananları bırak. Sen bununla (Kuran'la) hatırlat ki, bir kişi kazandığının felaketli sonucunu çekmesin. Onun Allah'tan başka bir Sahibi ve şefaatçisi yoktur. Her türlü fidyeyi verse bile kendisinden kabul edilmez. Bunlar, kazandıklarından dolayı felaketli sonuca uğrayanlardır; inkarları yüzünden kaynar sudan bir içkiyi ve acı verici bir azabı hak etmişlerdir.
Ali İmran/3:185
Herkes ölümü tadacaktır. Diriliş günü ödülleriniz size eksiksiz olarak verilir. Kim ateşten kurtarılıp cennete sokulursa, zafer kazanmış olur. Dünya hayatı ancak aldatıcı bir zevkten ibarettir.
Enam/6:91
"Allah hiçbir insana bir şey indirmez," demekle Allah'ı gereği gibi değerlendirmediler. De ki: "Halka bir hidayet ve ışık olarak Musa'nın getirdiği kitabı kim indirdi -ki göstermek için onu kağıtlara yazdığınız halde çoğunu gizliyordunuz. Sizin ve atalarınızın bilmediği şeyleri onun yoluyla öğrendiniz?" "Allah" de ve onları daldıkları sapıklıkta bırak, oynaya dursunlar.
Hicr/15:2
İnkar edenler, keşke müslüman olsaydık diye arzulayacaklardır.
Hicr/15:3
Bırak onları, yesinler, eğlensinler ve umutlarıyla oyalansınlar; mutlaka öğreneceklerdir.
Müminun/23:52
Sizin bu toplumunuz bir tek toplumdur. Ben sizin Rabbinizim beni sayın.
Müminun/23:53
Fakat, onlar işlerini çeşitli kitaplara ayırdılar. Her grup kendi yanında bulunandan hoşnut...
Müminun/23:54
Belli bir süreye kadar onları şaşkınlıkları içinde bırak.
Müminun/23:55
Sanıyorlar mı ki, kendilerine bağışladığımız paralar ve çocuklar ile,
Müminun/23:56
Onların iyiliğine koşuyoruz? Hayır, farkında değiller.
Zuhruf/43:83
Bırak onları, kendilerine söz verilen günlerine kavuşuncaya kadar dalsınlar, oynasınlar.
Tur/52:45
Çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak.
Mearic/70:42
Bırak onları, kendilerine söz verilen gün ile karşı karşıya gelinceye kadar dalsınlar, oynasınlar.
Müzzemmil/73:11
Varlık sahibi olup da seni yalanlayanları bana bırak; onlara biraz süre tanı.
Rum/30:33
Halka bir zarar dokunduğu gün tümüyle Rab'lerine yönelerek dua ederler. Fakat sonra, kendilerine bir rahmet tattırınca bazıları Rab'lerine ortak koşar.
Rum/30:34
Böylece kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Zevklenin bakalım; ileride bileceksiniz.
Nahl/16:117
Kısa süren bu zevkten sonra onlar için acı bir azap vardır.
Ahkaf/46:20
İnkarcılar cehenneme sunulduğu gün, "Dünya hayatında tüm güzel şeylerinizi boşa harcayıp onların zevkini sürdünüz. Yeryüzünde haksız yere büyüklenmenizin ve yoldan çıkmanızın karşılığında bugün alçaltıcı azabı göreceksiniz."
Hadid/57:20
Bilesiniz ki dünya hayatı bir oyun, eğlence, süs, aranızda övünme, para ve çocuk çoğaltma yarışından ibarettir. Bu, inkarcıların hoşuna giden bir bitkiyi yetiştiren bir yağmura benzer. Ne var ki daha sonra o bitki kurur, sararır ve sonunda çerçöp olur. Ahirette ise Allah'tan çetin bir azap, bir bağışlanma ve hoşnutluk vardır. Dünya hayatı, kandıran, geçici bir zevkten ibarettir.
Yunus/10:23
Onları kurtarınca da yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapmaya başlarlar. Ey insanlar, taşkınlığınız kendinize karşıdır. Dünya hayatının geçici zevkine düşkünsünüz; halbuki dönüşünüz bizedir ve yapmış olduğunuz her şeyi size haber veririz.
Enam/6:67
Her bir haberin gerçekleşeceği bir zaman vardır. İleride bilecekler.
Zuhruf/43:89
Onlara aldırma ve "Selam" (barış ve esenlik), de; yakında bilecekler.
Ali İmran/3:14
Kadınları, çocukları, yığınlarla altın ve gümüşü, eğitilmiş atları, davarları ve ekinleri sevmek gibi zevkler insanlara alımlı görünür. Bunlar dünya hayatının nimetleridir. Oysa gidilecek en güzel yer Allah katındadır.
Tevbe/9:69
Tıpkı sizden öncekilere benziyorsunuz; sizden daha güçlüydüler, sizden daha çok mal ve çocuklara sahiptiler. Kendilerine düşen paydan hoşlandılar, sizden öncekilerin kendi paylarından hoşlanmaları gibi siz de kendi payınızdan hoşlandınız. Kendilerini kaptıranlar gibi siz de kaptırdınız. Onlar, işleri dünya ve ahirette boşa çıkmış kimselerdir. Onlar, kaybedenlerdir.
Muhammed/47:36
Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden ibarettir. İnanıp erdemli davranırsanız, ödüllerinizi verir. O sizden paralarınızı istemiyor.
Mürselat/77:46
Yiyiniz ve geçici olarak eğleniniz; siz suçlularsınız.
Hadid/57:14
"Biz sizinle birlikte değil miydik?" diye onlara seslenirler. "Evet," derler, "Ancak siz kendinizi kandırdınız, beklediniz, kuşkular beslediniz ve Allah'ın kararı gelinceye kadar kuruntularla oyalandınız. Kandırıcı, sizi Allah hakkında yanılttı.
Tevbe/9:85
Paraları ve çocukları seni etkilemesin. Allah bunlarla, onları dünyada cezalandırmayı ve canlarının inkarcılar olarak çıkmasını ister.
Enam/6:32
Dünya hayatı ancak bir oyun ve eğlence. Erdemliler için ahiret yurdu daha hayırlı. Düşünmez misiniz?
İbrahim/14:30
Allah'ın yolundan saptırmak için O'na eşler koştular. De ki: "Biraz eğlenin, son yolculuğunuz ateşe olacaktır."
Ali İmran/3:178
İnkarcılar, vermiş bulunduğum sürenin kendileri için iyi olduğunu sanmasınlar. Günahlarının artması için kendilerine süre veriyoruz. Onlara alçaltıcı bir azap var.
Tevbe/9:55
Onların paraları ve çocukları seni etkilemesin. Allah bunlarla, onları dünya hayatında cezalandırmayı ve canlarının inkarcı olarak çıkmasını istiyor.
Bakara/2:126
İbrahim, "Rabbim, burayı güvenlik yeri kıl. Allah'a ve ahiret gününe inanan halkına ürünlerle rızık ver," deyince, "İnkar edene de rızık vereceğim. Onu kısa bir süre geçindirir, sonra onu ateş cezasına mahkum ederim. Ne kötü bir uğrak yeridir orası!," dedi.
İsra/17:18
Kim bu geçici dünyayı isterse, orada istediğimize dilediğimiz kadar veririz. Ancak daha sonra onu, kınanmış ve kovulmuş olarak cehenneme mahkum ederiz.
Enam/6:128
Hepsini sürüp topladığı gün: "Ey cinler topluluğu, siz çok sayıda insan harcadınız." Onların insanlardan olan dostları: "Rabbimiz, bize verdiğin sürenin sonuna erişinceye kadar birbirimizden hoşlandık," derler. "Yeriniz ateştir," der. Allah'ın dilemesi hariç, orada ebedi kalacaklardır. Rabbin Bilgedir, Bilendir.