Ahzab - 33:63 Halk senden Saat'i (dünyanın son saatini) soruyor. De ki, "Onun bilgisi Allah'ın katındadır; ne bilirsin, belki de o saat yakındır."
Muhammed peygamberin yalancı olduğundan ve kendilerinin hiçbir zaman cezalandırılmayacaklarından emin bir şekilde, meydan okuyarak, alay ederek rabbimizin azabını ya da dünyanın sonunun gelmesini istediler:
Hud/11:8 Onlardan azabı belli bir süre için ertelesek, "Onu tutan nedir," derler. Doğrusu, onlara geldiği gün, kendilerinden geri çevrilemez ve alay ettikleri şey kendilerini kuşatacaktır.

Enfal/8:32 Hatta, "Rabbimiz, bu senden gelen bir gerçek ise, üstümüze gökten taşlar yağdır, veya başımıza acıklı bir azap getir," diyorlardı.

Yunus/10:50 De ki: "O'nun azabı ister gece veya gündüz gelsin, ama neden suçlular o konuda acele içindedirler?"
Yunus/10:51 "Gerçekleştikten sonra mı ona inanacaksınız? Öyleyse neden onu şimdi çabuk isteyip duruyorsunuz?"

Enam/6:57 De: "Ben Rabbimden bir delile dayanmaktayım. Siz ise onu yalanladınız. Ona meydan okuyarak istediğiniz şeyi getirmek benim elimde değil. Hüküm, ancak ve ancak Allah'ın. Gerçeği anlatıyor. O, en iyi ayırandır.
Enam/6:29 "Bizim için sadece dünya hayatı vardır, diriltilecek değiliz." diyorlardı.

Casiye/45:24 Onlar derler ki, "Biz sadece dünya hayatında yaşarız. Yaşarız, ölürüz ve bizi zamandan başkası yok etmez." Onların bu konuda bir bilgisi yoktur. Onlar sadece zannediyorlar.

Enbiya/21:38 "Doğru sözlü iseniz O verilen söz ne zaman gerçekleşecek," diye meydan okuyorlar.
Enbiya/21:39 İnkar edenler, yüzlerinden ve arkalarından ateşi savamıyacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi.

Hac/22:47 O azabı çabuk getirmen için sana meydan okuyorlar. Allah sözünü bozmaz. Rabbinin katında bir gün, onların hesabıyla bin sene gibidir.

Şuara/26:202 Onlara ansızın, beklemedikleri bir anda gelecektir.
Şuara/26:203 O zaman, "Bize biraz daha süre verilmez mi?" derler.

Neml/27:71 "Doğru iseniz, bu söz ne zaman gerçekleşecek?" diyorlar.
Neml/27:72 "Belki, meydan okuyarak istediğiniz şeylerin bir kısmı size çatmıştır bile," de.

Ankebut/29:53 Azabı getirmen için sana meydan okuyorlar! Belirlemiş olduğumuz bir zaman olmasaydı, o azap onlara gelecekti. Onlara ansızın, haberleri olmadan gelecektir.
Ankebut/29:54 Sana azabı getirmen için meydan okuyorlar. Halbuki cehennem kafirleri kuşatmış bile.
Ankebut/29:55 Gün gelecek azap üstlerinden ve ayaklarının altından onları sarıp örtecek ve (Tanrı onlara), "Yaptıklarınızı tadın,"diyecektir.

Secde/32:28 "O zafer ne zaman gerçekleşecek, doğru sözlüyseniz?" diye meydan okuyorlar.
Secde/32:29 De ki, "Zafer günü, inkarcılara inanmaları bir yarar sağlamıyacaktır; kendilerine bir başka şans da tanınmayacaktır."

Sebe/34:29 "Doğru söylüyorsanız o söz ne zaman gerçekleşecek?" diyerek meydan okuyorlar.
Sebe/34:30 De ki, "Size bir saat gecikmeyecek, bir saat de erken gelmeyecek belirlenmiş bir gününüz vardır."

Yasin/36:48 Aynı zamanda, "Doğru sözlü iseniz o söz ne zaman gerçekleşecek?" diye meydan okurlar.
Yasin/36:49 Çekişip dururlarken kendilerini yakalayacak bir tek patlamayı beklemektedirler.
Yasin/36:50 Ne bir vasiyet bırakmaya vakit bulurlar ne de ailelerine dönebilirler.
Yasin/36:51 Boruya üflenince, onlar mezarlarından kalkıp Rab'lerine koşacaklar.
Yasin/36:52 "Vay halimize" derler, "Yattığımız yerden bizi kim kaldırdı? Bu, Rahman'ın söz verdiği şeydi. Demek elçiler doğru söylemişti."

Şura/42:17 O Allah ki kitabı gerçek ve adaletle indirmiştir. Ne bilirsin, belki Saat (dünyanın sonu) yakındır.
Şura/42:18 Ona inanmayanlar onun hakkında meydan okuyorlar. Ona inananlar ise ondan kaygı duyarlar ve onun gerçek olduğunu bilirler. Saat konusunda kuşku duyanlar büyük bir sapıklık içindedirler.

Zariyat/51:14 Cezanızı tadın, meydan okumakta olduğunuz şey budur işte!